• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (8.00)
akıl çağı - jean paul sartre
varoluşçuluğun en önemli isimlerinden jean paul sartre tarafından kaleme alınmış, özgürlük yolları üçlemesinin ilk kitabı. yazarın hayatından kesitlerin de yer aldığı kitap hem varoluşçuluğun hem de yazarın en önemli yapıtlarından sayılıyor.


  1. !---- spoiler ----!

    "dostluk, birbiri hakkında hüküm vermek değildir, dostluk, inanmak demektir."

    "mathieu öfkeyle, 'ya siz dünyaya bir çocuk getirdiğiniz zaman ne yaptığınızın farkında mısınız?' diye sordu. bir çocuk: bir zavallı bilinç daha, duvarlara çarparak dört dönen, çırpınan ama bir türlü kurtulamayan, küçücük, korkmuş bir aydınlık."

    "zaman, kesin ve geri dönülmez sıçramalarla akıp gidiyordu."

    "özgür olmak! kendi kendinin nedeni olmak: benim, çünkü ben olmak istiyorum diyebilmek! kendi kendinin başlangıcı olabilmek!

    "aile denen şey bu işte, yaşamın boyunca ilişiğini kesemezsin; çiçek hastalığı gibi küçücükken bir tutuldun mu, ölünceye kadar izlerini suratında taşırsın."

    "bütün ömrüm boyunca dişleri sökülmüş olarak yaşadım, evet dişleri sökülmüş. asla ısırmadım, bekledim, bekliyor ve kendimi hep daha sonra gelecek günlere saklıyordum ve şimdi? kabuğu mu kırmalı? söylemesi kolay, hem sonra geriye ne kalır? toz toprak içinde, ardında pırıl pırıl izler bırakarak tırmanan yapışkan bir küçük zamk parçası."

    "ben yaptıklarımın hepsini, hiç uğruna yapıyorum; sanki birileri hareketlerimin devamını, sonucunu benden çalıyor; yaşamımda bir şey, sanki ben onları yeniden, bir daha yapabilirmişim gibi gelip geçiyor. çaresiz, geri dönülmez bir şey yapabilmek için neleri feda etmem gerek, bilmiyorum."

    !---- spoiler ----!
  2. benim okuduğum altın kitaplar'dan 1964 tarihli baskısı, necmettin arıkan tercümesi. kitabın o dönemki adı uyanış. bu da not aldığım varoluşçu diyalog:

    mathieu: kendimi tanımak beni pek o kadar ilgilendirmiyor.
    marcelle: bu bir maksat değil, bir vasıtadır. kendini serbestiye kavuşturmak, seyredip, tahlil etmek içindir: bu tercih ettiğin hal şeklidir. kendini seyrettiğin zamanlar, baktığın şeyin kendin olmadığını sanarsın. aslında idealin budur: hiç olmamak.
    mathieu: ben sadece kendime benzemek isterdim.
    marcelle: evet. serbest olmak, tamamiyle serbest. bu senin kötü tarafın.
    mathieu: eğer mevcudiyetimi kendime saklamazsam, mevcut olmak bana manasız gelecek. bu bir kusur değil: işte ben böyleyim.
    marcelle: peki bu bir kusur değilse, neden diğerleri de böyle hareket etmiyor?
    mathieu: onlar da öyle ama farkına varmıyorlar.
    marcelle: benim özgür olmaya o kadar ihtiyacım yok.
    mathieu: ona bahsettiğim özgürlük eksiksiz adamlara mahsus bir özgürlük.
  3. !---- spoiler ----!

    boris bir yandan da lola'yı bu kadar tutkulu, böylesine duygulu olabildiği için beğeniyordu. mathieu her zaman, insanların duygulu ve hırslı olması gerektiğini söylerdi. descartes da aynı şeyi söylemişti.

    !---- spoiler ----!