1. demokritosa göre evrendeki tüm maddeler atomon adını verdiği görünmez ve bölünmez parçacıklardan meydana gelmiştir. doğadaki her şey bu atomonlara kadar indirgenebilir. dolayısıyla doğadaki sonsuz sayıdaki nesneyi parçaladığında en sonunda belli başlı atomlara bölünmüş olur. ayrıca demokritos maddenin hareketinin maddenin özsel bir özelliği olduğunu bir fail güce ihtiyaç olmadığını söyler. ne sevgiye ne nefrete ne de nous'a ihtiyaç yoktur. bu maddenin kendi halidir der. ayrıca bu sonsuz sayıdaki atomun bir boşluğun için bir araya gelerek maddeleri oluşturduğu fikrini ortaya atar. (daha öncekiler boşluk yok demişlerdi) fakat atomların içinde boşluk yoktur, katıdır, atomlar homojendir de der. hareket atomun yer değişmesidir, ama atomun içinde bir değişim yoktur, atomların niteliği de yoktur der.(sıcak soğuk gibi) atomlar belli bir büyüklüğe ve şekle sahiptirler, dolayısıyla atomların birbirinden büyüklük ve şekil olarak farklılıkları vardır der. sayı ve şekil bakımından sonsuz olan atomlar yine sonsuz sayıda farklı şekil ve büyüklükteki nesneleri meydana getirebilir diye düşünür. atomların hareketi için dışarıdan bir güce ihtiyaç yoktur, onlar boşluk içinde zaten hareket halindedir ve birbirleriyle çarpışırlar, bu çarpışma sonucunda uyumlu olmayanlar birbirinden uzaklaşır, uyumlu olanlar ise birleşir nesneyi meydana getirir diye düşünür. mekanik materyalist düşünceler için de olan demokritos atomun iki hareketi vardır der, ilki boşlukta kendiliğinden başlangıcı olmayan bir hareket hali, ikincisi ise diğer atomlarla çarpışınca meydana gelen başlangıcı ve bitişi olan hareket hali. insan ruh ve bedenden oluşmuştur. ruh daha hareketli olan ateş gibi bir atomdan oluştuğu için bedeni hareket ettirir diye düşünür. insan nefes alıp verdikçe hava ile alış veriş halinde olur. nefes alma olayında ruhu meydana getiren atomlar bulunmaktadır ve nefes alma bitince insan ölür.
    abi
  2. ilk çağların daha doğrusu yabanıl insanların çağının bir altın çağ olmadığını söyler. ona göre bu çağ bir sefalet çağıydı ve insanlar bu sefaletten kurtulmak için doğadan kopan bu yaşantıyı kurdular. j.j rousseau bu ilk yabanıl insanın yaşantısını kutsar. bu konuda demokritos'un düşünceleri bana daha mantıklı geliyor.