• izledim
    • izliyorum
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (9.35)
friends
dizi, new york'ta yaşayan 20'li yaşlardaki üçü kadın, üçü erkek, altı kişilik bir arkadaş grubunun yaşamları ile ilgilidir. çekimleri 10 yıl süren dizinin karakterleri gerçek hayatta olduğu şekilde dizide de aynı oranda yaşlandırılmışlardır. monica ve ross kardeştir. monica aşçı, ross ise paleontolog ve akademisyendir. rachel, monica'nın okul arkadaşı ve ross'un gençliğinden beri aşık olduğu kızdır. ralph lauren'de çalışmaktadır. chandler, ross'un okul arkadaşıdır ve bir şirkette veri analiz uzmanıdır. joey, chandler'ın ev arkadaşıdır ve oyuncudur. phoebe, büyükannesi ile yaşamaktadır (büyükannesi ölene dek) sonra belirli olaylar sonucunda rachel ile yaşamaya başlarlar. masözlük ve sokaklarda çalgıcılık yapmaktadır.


  1. 1994 ve 2004 yılları arasında yayınlanan, samimi sitcom.
  2. how i met your mother' ın ilham kaynağı olan dizi. 10 sezon sürmesine rağmen sıkılmadan izlenebilecek nadir dizilerden. dizinin en önemli özelliği yıl kaç olursa olsun espiri ve samimiyetiyle sizi içine alabilmesi.
    dizinin bir kaç kötü etkisi konusuna değinmek lazım;
    - dizi espirileri o kadar içinize işler ki, arkadaş ortamında da yapmaya kalkarsınız .e tabi kimse anlamayınca - yaaa olum bırak şu dizileri derler, bozarlar.
    - diziyi bilen ve izleyen kişi sayısı çok olmadığı için , bilen adamla karaktersiz de olsa kardeşlik bağı kurarsınız. ( ne yazık ki denendi! )
    - 10. sezon finalinde - eee şimdi napıcam lan ben ? - oha bitti. -kafama s*k*m bu kadar hızlı izlersem olacağı bu!! denildiğine bir çok kez şahit olmuşluğum da var.

    son olarak friends'in en kötü özelliği asla bitiremeyecek olmanızdır. sezonlar biter, tekrar başlarsınız. o biter, yaa şu arkadaşa başlatıyım.. neyse haydi ben de onunla beraber başlıyım dersiniz. yani aslında friends hayatınız boyunca taşıyacağınız bir zincir oluşturur.
  3. çevrenize zorla izlettirmek isteyeceğiniz az sayıdaki dizilerden biridir. fakat, manyak gibi tekrar tekrar izleneceği öngörüsüne sahip olunamamasından olsa gerek (ya da teknolojinin 90lı yıllarda bu kadar kendini geliştiremeyeceği düşüncesinden) kimi sahneler ve bölümlerde hatalar daha doğrusu uyuşmazlıklar var. tabi bunu bütün diyaloglarını ezberledikten, su gibi içtikten sonra anlıyorsunuz. hayatınızın bir parçası oluyor ve o setin içinde yaşadığınızı sanmaya başlıyorsunuz. küçük sakarlıklarla dolu sahnelerle kahkaha attırabilecek nadir dizilerden. kısacası, son ki üç dört, izleyelim arkadaşlar.
  4. hakkında çıkan reunion dedikoduları sayısıyla rekor kıran dizi.
  5. bana göre gelmiş geçmiş en muhteşem sitcomdur. bu dizideki samimi havayı diğer hiçbir dizide bulamazsınız. deli gibi güldürürken zamanın nasıl geçtiğini anlayamazsınız. tabi hiç ara vermeden bölüm üstüne bölüm izlerken her friends izleyenin bildiği, o son bölümlere gelindiğindeki telaş, yavaş yavaş izleyip de kaçınılmaz sonu uzatma düşünceleri ile hayatınızın bir parçası haline gelen o diziyi bitirirsiniz ve günlerce içinizde bir boşluk oluşur. sonrasında yakın çevreye tavsiye etmeler, tekrar tekrar izlemeler derken bakarsınız ki baştan silip süpürmüşsünüz.
    thun
  6. başladığınız an hızınızı alamayıp en fazla bir ayda bitireceğiz sonra da hemencecik bitirdiğinize pişman olcağınız muhteşem sitcomdur. bitirdikten sonra bile uzun bir süre izlemediğinizde gece gece aklınıza düşer bi şekilde izletir kendini. sohbet ortamında adı her geçtiğinde ya da televizyonda/internette oyunculardan herhangi birini gördüğünüzde yüzünüzde istemsiz bir gülümseme, içinizde çocukluk anıları hatırlamışçasına bir burukluk oluşur. her güzel anı gibi komiktir, eğlencelidir. en önemlisi de sıcacıktır, içinizi ısıtır.
  7. genelde dizilerde favori karakteriniz ya da karakterleriniz olur ama friends de hangisini seçeceğinizi şaşırıyor oyuncular arasında bir seçim yapamıyorsunuz. dizi o kadar aileden oluyor kendinizi o kadar onların içinde hissediyorsunuz ki hepsi sizin favoriniz oluyor. onlarla ağlayıp onlarla gülüyorsunuz. bir gün bir yerler de oyunculardan birisiyle karşılaşırsam eğer paçasına yapışıp bırakmam kardeşimi görmüş gibi sarılırım. kendimden nefret ettirene kadar dizi hakkında konuşup kafasının etini yerim. bu kadar da sırnaşırım oh olsun size. :) harcadığınız en güzel yirmi dakikalardan olsun istiyorsanız kesinlikle izleyin ve de izlettirin.
    hubot
  8. her bölümünü izlemiş ve izlediğim bölümlerin çoğunu da en az 5-6 kere izlemiş bir insan olarak (digiturkte her gün aynı bölümü günde en az 5 kere verirlerdi) kimi zaman isteyerek, kimi zaman maruz kalarak izlediğim, sonra online dizilerin çıkmasıyla baştan bir daha izleyeyim dediğim muhteşem dizi.
    finali için çok olumlu yorumlar almamış da olsa geri kalan onca bölümün hepsi birbirinden güzeldi. sitcomların kesinlikle şahıdır ve döneminin bir hayli önünde olduğunu düşünmekteyim. şayet bugün izleyebileceğim sitcomların hepsinde en azından esprilerinde bir friends esintisi az çok bulunmakta, onun kadar güldürebileni de pek yok...
  9. dünyanın gelmiş geçmiş ve gelecek en iyi dizisi. bana sövseniz hmm neden bunu tartışmıyoruz der otururum sohbete ama bunu tartışmam. son derece tutucuyum bu konuda.

    kendisinden sonra gelen sitcomlara esin kaynağı olmuş, her bir karakteri için apayrı destanlar yazılabilecek bir yapımdır. bu dizide satır arasında geçen bir espriden yola çıkıp koca bir bölüm çıkaran sit comlar oldu.

    phoebe buffay gibi olağan üstü, bakmaya doyulamayan bir karaktere sahiptir.