-
her duruma empati yapıp bunu karşı tarafa -isteyerek veya istemeyerek- hissettiren insanların, bu hareketinin altında aslında kibir olduğunu düşünüyorum. birinin diğeri hakkındaki empatik bir düşüncesi ve bu düşünceyi eyleme geçirme durumu ise diğerinin üstünde tahakküm kurmaya çalışmak istemesinden doğar. megalomanlıkla eş değerdir, gereksiz empati. -
empati ile manipülasyonu ayırt etmek gerek. çünkü o empati değil. öncelikle empatinin doğasına ters bu durum. gereksiz duyardan sonra duyduğum en saçma kavram. empati karşıdakini anlamaya yöneliktir, onu bu kavrama sığınarak bir köşeye hapsetmek için değildir. ayrıca ülkede empatiyi yanlış yaptığımızı düşünüyorum. en tahammülsüz ülkede yaşıyoruz. meğer empatiyi yanlış yapıyormuşuz yoksa biliyoruz. -
bir insanın salt iyiliğini istemek veya onu anlamaya çalışırken "iyi" olanın üstünden (her durumda) gitmek, karşıdakine şükran belirtme isteğidir. salt iyi olan her daim şüphelidir, çünkü içinde kötülüğü de barındırır. her şeyin fazlası gibi empatinin de fazlası "gereksiz" hatta zararlıdır. -
empatinin bir yerden sonra karşıdaki kişi gibi düşünme, kişilik özelliklerine göre yargılama yanılgısına dönüşme hali. sakıncalıdır. -
okuyorum okuyorum ama bu başlık altında yazılanların hiçbirinde empatiyle ilgili tek kelime göremiyorum. empati nedir abi? empati, muhatabının duygu ve düşüncelerini anlama ve karşıdaki kişiye ifade etme sürecidir. sözünü ettiğim üzere bir süreçtir. yani karşıdaki kişiyi anlıyorsun ve anladıklarını ifade ediyorsun.
örneğin başlığı açan arkadaşın yazdıklarına cevap olarak "ifade ettiğin şeylere karşı umursamaz bir tavırla, değer verilmeden yaklasilmasindan hoşnut değilsin. bu yüzden öfkeleniyorsun." diye bir yanıt veriyorum ve empati yapmış oluyorum. karşıdaki kişinin söylediklerini kendimce anladım ve ona aktardim. başlık sahibi kişi diyecek ki "hayır, aslında durum tam olarak öyle değil bla bla". noldu şimdi doğru anlamadım diye empati yapmamış mı oldum? hayır. empati öznellikten ibarettir, benim anladığım bu ve belirtiyorum. daha doğru anlamam için de başlık sahibi izahata devam ediyor. dolayısıyla iletişim süreci de devam ediyor.
buraya kadar empati neymiş onu anladık sanırım. bu arada empatinin türkçe karşılığı ne biliyor musunuz? eşduyum! ne kadar harika bir kelime değil mi ya, kulağa ne kadar güzel geliyor, eşduyum. eşduyum.
gereksiz empati nasıl olur diye düşünüyorum da, şöyle olabilir. karşıdakinin sözünü kesersin empati yapmak maksadıyla. daha tam olarak anlamadan etmeden vır vır edersin hani böyle bir şey olabilir herhalde. ama yine de gereksiz empatiden ziyade iletişim engeli demek daha doğru olur diye düşünüyorum.
manipülasyon filanla da ilgili değil bence. manipülasyon birini kasıtlı olarak bir şeye yönlendirmektir. birini kendi isteği doğrultusunda bir dusunceye yönlendirmek hoş bir şey değil ama empatiyle ilgisi yok. neyse daha da yazacaktim bayağı ama sıkıldım uykum geldi. yine de söylemeden edemeyeceğim, karşıdaki kim olursa olsun uzerinizde hakimiyet kurmaya çalışıyorsa, ne şekilde yaparsa yapsın; altta kalmayın. sizden değerli mi amk. gerekirse konuşmayın o kişiyle ama kendinizin değerli olduğunu unutmayın, ciddiyim. hadi iyi geceler. -
bunun kralı hannibal dizisindeki will graham'dır.
adam cinayeti kendi işlemişcesine empati kuruyordu. -
gereksiz empatinin tanimi konusunda bi belirsizlik var sanirim.
ben basligi görür görmez "aha ben!" diye düşündüm mesela.
bendeki yansimasi şöyle oluyor, veniveniveni' nin de belirttiği gibi "eşduyum" yani kendini karşındakinin yerine koyma, hissiyatta düşüncede bir çeşit denklik kurma.
bu durum karsilikli anlayis ve iletişimde olumlu etkiler yaratiyor. herkese biraz lazim bundan.
"gereksiz" diye niteledigimizde artik olumlu etkilerini aşıp, empati yapanın silikleşmesi geri planda kalması ve meydanı empati yapılana bırakması/yalniz bırakması söz konusu. bu da iletişim/ etkileşimin bitmesi demek.
benim gereksiz empatim de işin bütün eğlencesini kaçırıyor mesela jackass gibi komik videolara filan her zaman pek gulemiyorum. sanki canı yanan benmişim gibi..