görkemli kaybedenler - leonard cohen

    • okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (7.00)
Yazar leonard cohen
görkemli kaybedenler - leonard cohen
60’lı yılların en önemli deneysel romanlarından sayılan görkemli kaybedenler leonard cohen’in en cüretkar bir o kadar da serkeş romanıdır. bir yüzleşme yazısıdır.

kanada’nın hıristiyanlaştırılması, cizvitlerin din uğruna yaptıkları,

kızılderililere yapılanlar üzerinden genel insanlık tarihinin utanç verici yüzü…

bütün bunları azize sayılan mohawk kızı catherine tekakwitha’nın öyküsüyle birleştirip bir aşk üçgenine yerleştiren cohen, anlatı tarzıyla okura bir yandan meydan okuyor, diğer yandan okuru hüzünle gülümsetebiliyor.


  1. leonard cohen'in yozlaşma, yalnızlık, umutsuzluk ve kaybetme hakkındaki kitabı. okunması ve anlaşılması zor bir kitaptır. argo bir dille yazılmıştır ve cohen'in üslubu müthiştir. her cümlesi sanki şarkılarından bir dize gibidir, tekrar tekrar okunması gerekir. aynı zamandı en sevdiğim kitap adıdır.

    “kadınların beni nereye isterse oraya götürmelerine izin verdim ve pişman değilim. manastırlar, mutfaklar, parfüm kokulu telefon kulübeleri, şiir kursları; kadınların peşinden her yere gittim. onların peşinden parlamentoya bile girdim çünkü iktidarı nasıl sevdiklerini biliyorum. peşlerinden erkeklerin yataklarına girdim ki onlarda ne bulduklarını öğreneyim. hava onların parfüm isleriyle yüklü. dünya onların cilveli kahkahalarının pençesinde. peşlerinden dünyaya girdim çünkü dünyayı seviyorum. göğüsler, kalçalar, her yerde bu yumuşak balonların peşinden gittim. kadınlar geceleri pencerelerinden bana tısladıklarında, dans ettikleri kocalarının omuzları üzerinden usulca bana tısladıklarında peşlerinden gittim ve onlarla birlikte battım ve bazen tıslamalarını dinlerken bunun aslında kuruyup giden yumuşak balonların sesinden başka bir şey olmadığını biliyorum.”

    "kahrolsun genital emperyalizm! bedenin her köşesi boşalabilir."

    "hiçbir zaman yeterince sarhoş, yeterince fakir, yeterince zengin olamadım. tüm bunlar beni yaralıyor, sanırım yeterince yaralıyor."

    "içimdeki bütün dünlerle yeni bir şeye nasıl başlayabilirim?"

    "senin gözlerinde, beni olmak istediğim gibi tarif eden bir şey vardı"

    "kadınlar erkekte aşırılığı sever çünkü bu onu arkadaşlarından ayırır ve yalnızlaştırır. erkek dünyası hakkında bildikleri her şey kadınlara bu dünyanın yalnız ve aşırı kaçkınları tarafından ifşa edilmiştir."