• youreads puanı (7.60)


  1. turgut uyar'ın belki de en meşhur şiiri göğe bakma durağı'nın fazıl say bestelenmiş, serenad bağcan tarafından yorumlanmış hali. sonlara doğru duyulan sesler neçedir bilemeyeceğim, ancak şarkıyı güzelleştirdiği aşikar.

    ikimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
    şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
    bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
    durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
    şu aranıp duran korkak ellerimi tut
    bu evleri atla bu evleri de bunları da
    göğe bakalım

    falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
    inecek var deriz otobüs durur ineriz
    bu karanlık böyle iyi afferin tanrıya
    herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
    hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
    herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam
    herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
    nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
    beni bırak göğe bakalım

    senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
    tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
    bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
    sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
    seni aldım bu sunturlu yere getirdim
    sayısız penceren vardı bir bir kapattım
    bana dönesin diye bir bir kapattım
    şimdi otobüs gelir biner gideriz
    dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
    bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
    seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
    durma kendini hatırlat
    durma göğe bakalım
  2. bu şiiri okurken uzunca zamandır kendimi içinde bulunduğum duygu durumundan bambaşka bir duygu durumuyla yorumlanmış.
    naif bir tondan daha tutkulu, daha güçlü olana sonra yine temkinli bir teklife dönüş gibi : "göğe bakalım".
    son dakikası boyunca tüm bu dalgalanmanın yorgunluğu var, sevmenin yorgunluğu gibi. güzel yorum bir hayli.