1. diğer şeyleri çıkardığında ortada bir sen kalmaması, kalmayacağı düşüncesi. sürekli kendi varlığı dışında var olma alanı arayanlar hiçliğe mahkum olurlar. "ben" duygusunun tadına bakamazlar, korkusuzluğun, cesaretin, erdemin, vazgeçebilmenin ne olduğunu bilemezler.
    abi
  2. "...hepimiz bir hiçin kuyruğuna bağlanmış teneke kutularız aslında..."
  3. "ben" duygusundan, korkularımızdan, kontrol altında olmaktan kurtulmaktır hiçlik. koca evrende küçücük bir yer kapladığının farkında olup, haddini bilmektir. eşyadan, maddeden ve insanlardan bir nebze olsun sıyrılabilmek ve kendi özünde kaybolmaktır. hiçlik, özgürlüktür.
  4. hiçlik, sonsuzluktur; sonsuzluk, bilinmezliktir; bilinmezlik, huzursuzluktur; huzursuzluk, anlatılamayandır; anlatılamayan, hiçliktir.
  5. duvarın üstündeki siyah pencereler gibi arkaya değil duvara açılan.
  6. bu kelimelerin bir karganın gagasından düşmesi-dir.
  7. nasreddin hoca’ya sormuşlar: “kimsin?”
    “hiç” demiş hoca, “hiç kimseyim.”
    dudak bükülüp önemsenmediğini görünce,
    sormuş hoca: “sen kimsin?”
    “mutasarrıfım" demiş adam kabara kabara.
    “sonra ne olacaksın?” diye sormuş nasreddin hoca.
    “herhalde vali olurum” diye cevaplamış adam...
    “daha sonra?..” diye üstelemiş hoca.
    “vezir” demiş adam.
    “daha daha sonra ne olacaksın?”
    “bir ihtimal sadrazam olabilirim.”
    “peki ondan sonra?”
    artık makam kalmadığı için adam boynunu büküp “hiiiç.” demiş.
    “daha niye kabarıyorsun be adam" demiş hoca..
    ben şimdiden, senin yıllar sonra gelebileceğin makamdayım:
    hiçlik makamında..
  8. hiçlik insanın kendi sorumluluklarını olmayan yokluğa atmasıdır, reel bir hiçlik olsa bile biz insanlar için reel olan bizim algıladıklarımızdır.. bilimsel olarak ortaya koyduğumuz tüm yasalar bile duyularımıza dayanırken hiçlik diye bir şeyden bahsetmek saçma.. uzayda boş dediğimiz yerde bile higgs bozonu var neyin hiçliğinden bahsediyorsunuz. hiçlikle alakalı söylenebilecek tek şey olmadığıdır.
  9. hiçlik baş dönmesi olarak hissedilir. düşüş olarak hissedilir. bana öyle geliyor ki hiçlik bir ayrılık anksiyetesidir. hayattan kopacak olmanın ayrılık anksiyetesidir. bu ayrılık anksiyetesi yol ayrımına gelmek gibidir. iki yolu birden seçemezsin, hepsine sahip olamazsın. bir orada bir burada olamazsın. kaçak oynayamazsın. ikili oynayamazsın. her seçiş bir vazgeçiştir sözünün doğruluğunun en belirgin olduğu yol ayrımıdır. ya unutur ve eskisi gibi yalanlarınla, sağa sola tutunarak devam edersin ya da yalnızlığını kabul edip ölümlülüğünü kabul edip kendi mutluluğun ve insanların mutluluğu için üretmeye, yapıcı olmaya, keyif almaya yönelirsin. matrix'teki kırmızı hap, mavi hap gibi bir şey. hiçliğin dünyasında yaşama aracı hazdır. amaç ise zaten hiç olmamıştır.
  10. kısaca var olma potansiyelinin bile bulunamaması. felsefecilere kafayı yedirten bir kavramdır.