1. aslen bir muhasebe terimi olan fifo (first in first out) özellikle özel teşebbüslerde işten çıkarma mottosu haline gelmiştir.

    bu yönteme göre; şirketin kemer sıkma ya da vizyon değiştirme (!) dönemlerinde personel azaltma girişimi sırasında izlenecek yol en eskilerin işten atılmasıdır. (bkz: son giren ilk çıkar) anlayışının aksine buradaki yaklaşım eskilerin yeni vizyona uyum sağlamalarının güç olacağı ya da zaman alacağıdır. bu anlamda eskiler yerine yeni yetmeler işe alınır ki; bir süre sonra aynı sıkıntılar baş gösterdiğinde lifo ^:last in first out^ devreye girer.

    kanımca, işten çıkarma protokollerinin bir mantığa bağlanması anlamında oluşturulmuş bu iki yöntem olayı tamamen hukuki zemine oturtmak işine yarar. olan yine çalışana olacaktır.
  2. günlük hayatta tüp, tünel benzeri bir yapıya girerseniz ancak karşılığı vardır. çoğu zaman yoktur. misal araba park ederken geri geri girer önden çıkarsınız. çünkü önce giren son çıkar en dibe yerleşir.
    cakal
  3. biz endüstriyel mutfaklarda da bu sistemi kullanırız. depoya ilk giren ürün ilk çıkar her zaman tazelik korunur.standarda alınır. kalite düşmesi önlenir ve kayıplar en aza indirgenir.

    haccp -(hazard analysis and critical control point ) tehlike analizi ve kritik kontrol noktaları ürün güvenliği sisteminin önemli bir noktasıdır.
  4. bankada sıra bekleme konusunda ise sanırım asla kullanılmayan yöntemdir. mevduatı büyük olan hem ilk girer hem ilk çıkar. mevduat sahibinden daha hızlı asla işlem yapamazsınız ama onun hızına yaklaşmak için çeşitli yöntemler geliştirebilirsiniz. her bankada ayrı sistem uygulanır. mesela ben vakıfbank'ta birçok farklı gişe numarası aldım ve denemelerim sonucunda icra ödemesi ile ilgili olan ve kredi ile ilgili olan numaralara daha çabuk sıra geldiğini farkettim.
  5. maliyet muhasebesi dersi aldığımız zaman konulardan biriydi. derste hoca başını kaldıran öğrenciyi soru sorarak morarttığı için tüm dersi başımız eğik dinlerdik. birşey girerdi ama pek çıkmazdı.

    tanım: first in first out.

    bizde ki karşılığı ise: first in first out if you can.