1. insanın yaşaması bir tezatın sürdürülmesidir. insanın var olmasının mantıksal olarak bir gerekliliği yoktur. ahlak etik değerlerin de pek bir mantığı yoktur. o zaman mantıksız bir hayatta mantıklı yaşamak saçma olacağı için mantık dışı şeyler için yaşamak mantıklı olacaktır. onun için şeref, haysiyet, onur vs işte bunlar dünyada uğruna yaşanacak en mantıklı şeylerdir diyebiliriz. o yüzden dünya fakir ama gururlu insanlarla dolu.

    ilgi: (bkz: insan ne ile yaşar - lev nikolayeviç tolstoy)
    abi
  2. tesadüfi bir şekilde geldiği dünyada insanoğlunun kendisine sorduğu sorulardan bir tanesi.

    kimisi hatırlamak, hatırlanmak için yaşar,

    kimisi öğrenmek, keşfetmek için yaşar,

    kimisi farkedilmek için yaşar,

    kimisi aşk için yaşar,

    kimisi haysiyeti, onuru için yaşar,

    kimisi hayatın anlamını çözmek için yaşar,

    kimisi kendini feda etmek için yaşar,
    .
    .
    .
    diye devam eder.

    son tahlilde ölümlü ve sıradan varlıklarız. kendimize çok anlam yüklememek lazım. bütün canlılar gibi biz de atomlara ayrılacağız. bu atomlar gökyüzüne ulaşacak, oradan yıldızlara. sonra aşağıdaki canlılara: "boşuna savaşıyorsunuz, bu dünya hepinize yeter lan. buradan çok küçük görünüyorsunuz biliyor musunuz?" diye sesleneceğiz. ama duyamayacaklar, savaşa devam edecekler. yine ölen, masum insanlar olacak.

    ***

    yunus'un dediği gibi dünya bir pencere her gelen baktı geçti.

    ölen milyarlarca insan gibi.
  3. insan mutlu olmak için yaşar. ve mutlu olurken insanları da mutlu edebiliyorsa o zaman iyi bir insan olur. hayır çevren sen mutluyken mutlu değilse o zaman sen kötü bir insansın arkadaş. anlayacağın bir insan mutlu olup iyi bir insan olarak yaşamaya çalışmalı. saygılar.
  4. insan uzun bir süre ne için yaşadığını arayarak yaşar. belki de amaç onu aramaktır, amaç yoldur. coelho'nun simyacısında olduğu gibi. mısır'a gitmek isterken dolandırılan santiago bir dükkanda çalışmaya başlar. dükkan sahibinin tek amacı para biriktirip, mekke'ye gitmek hacı olmaktır. santiago ile beraber çok para kazanır, artık mekke'ye gidecek hem parası hem de zamanı vardır. ama gitmez, çünkü mekke'ye gidip hacı olursa, uğruna yaşayacak bir şeyi kalmayacaktır. o yüzden insan o yol için yaşar. bir gün kendi mekkesine gidebilme ihtimali için yaşar.
  5. en azından kendim için konuşursam, hepimiz pavlovun şartlanmış köpeği olduğumuz için sırasıyla doğ-oku-para kazan-evlen-çocuk yap-emekli ol ve öl.
  6. mecburen yaşar. tesadüfen doğduk, mecburen yaşıyoruz.
    cakal
  7. başka şansı olmadığından yaşar. hayatın anlamı olarak gördünüz herşey, sadece sizin kutsadıklarınız. insanoğlu kendini çok yüceltiyor. bir kedi neyse şu dünya için, daha fazlası değiliz aslında.
  8. cevabı, "alıştığı için yaşar." olması gereken soru.

    "ben ne için yaşıyorum?" diye soracak yaşa geldiğimde çoktan hayata alışmış olduğum için yaşıyorum ve köklü bir değişiklikle ölüm gibi sonrası kestirilemeyen, hesaplanamayan bir işe kalkışacak cesaretim olmadığı için.
  9. insan kendisi için yaşar. insan kendini sever.
    başkası olmayana herkes kendidir.
    neden tek bir insanı öldürmek, bütün insanlığı öldürmek gibidir?
    neden tek bir insanı kurtarmak, bütün insanlığı kurtarmak gibidir?
    seni sevmek kendimi sevmek olduğu gün kurtulacağız.
    seni affetmek kendimi affetmek olduğu gün kurtulacağız.
    senden ayrı kalmanın kendimden ayrı kalmak olduğunu anladığımız gün, ayağa kalkacağız.
    insan düşleri için yaşar.
    insan hayalleri için yaşar.
    insan ayırmak için değil, ayrımı görüp birleştirmek için yaşar.
    insan kendi için yaşar. görene herkes kendidir.
  10. "bir"isi öyle istedigi icin.

    öyle cok da her tarafindan yasam fiskirmayan bir sonsuzlugun icinde, nerdeyse sans eseri olmus gibi gözüken hayatin, bilinen en gelismis varliklari, dünyalar güzeli bir gezegende yasama sansi bulmus biri olarak, bence hayat diye birseye taniklik edebilmis, onunbir bir parcasi olmus olmak, yasama nedeni olarak yeterde artar bile.