Ceyhan Nehri kenarında, tarihi İpek Yolu üzerinde kurulmuş, bugün Adana'nın Yüreğir ilçesi sınırlarında yer alan antik kent. kazı çalışmaları "ölümsüzlük şehri misis" projesi kapsamında halen devam etmekte olan kentin tarihi yedi bin yıl öncesine dek uzanıyor.

misis antik kentinde yapılan ve yapılmakta olan çalışmalara ilişkin görselleri ile birlikte detaylı bilgilere şuradan ulaşabilirsiniz.

Misis'i benim için merak edilir kılan - ki bir çok kişi için de böyledir - çukurovanın bereketli toprakları ile harmanlanmış lokman hekim efsanelerine de beşiklik etmesi. örneğin bu efsanelerden birine göre her çiçeğin her otun özelliklerini tanıyan Lokman bütün dünyayı dolaşmış ve Çukurovaya gelince ovanın bereket ve güzelliğine hayran olarak Misis'e yerleşmiş. Çevredeki bütün hastaları iyileştirmiş. Artık hastalığın ne olduğunu unutan Çukurovalılar ölümsüz hayatın peşine düşmüşler ve Lokmandan Kendileri için ölümsüzlük ilacını yapmasını istemişler.

Lokman Hekim Çukurovayı adım adım dolaşmış, bütün bitkileri incelemiş. Bir gece dolaşmaktan yorgun düşmüş ve ulu bir çınarın altında uyuyakalmış. Bir ara bir ses duymuş: "Ey Lokman artık araman bitsin ben ölümsüz hayatın devasıyım. Bundan böyle insanlara ve hayvanlara ölüm yok". Lokman Hekim sesin geldiği bitkiye doğru yürüyüp koparmış.

Ancak ölümsüzlüğü bulan Lokmana engel olması için tanrı cebrail'İ göndermiş. Ne tesadüftür ki tanrı hiçbir efsanede insanın iyiliğini ya da ölümsüzlüğünü istemez. acaba kullar olmadan tanrı olunamadığından mıdır? neyse, devam edelim: Cebrail Misis Köprüsü'nün üstünde Lokman Hekimle karşılaşmış ve Lokman'ın ölümsüzlüğü yazdığı kitabı alıp Ceyhan Nehri'ne atmış. Kitabın ardından Lokman da suya atlamış ama ne fayda. Yaz gelip sular çekilince de ırmak boyunda aramaya devam etmiş. Sonunda kitabın sadece bir yaprağını Arpa tarlasında bulmuş.

bu ve buna benzer bir çok efsane bugün halen halk inanışlarında ve günlük yaşantıda karşılaşmaya devam ettiğimiz bir çok ritüele ilişkin göndermelerle dolu. çukurovanın bereketli topraklarına bir gönderme olan arpa tarlası ve ölümsüzlük ilacı, yine bazı efsanelerde geçen şahmeran ve lokman ilişkisi günlük hayatın tarihsel süreçlerde nasıl kodlanarak nesilden nesile aktarıldığını çok güzel özetliyor.