national geographic temmuz sayısındaki söyleşisiyle keşfettiğim oldukça enteresan insan.
doğuştan renkkörü olan harbisson bir sanatçı ve onu enteresan yapan kafasına taktırdığı "anten"ler. antenler yüzünden kendine cyborg ismini vermiş. kendisi için yarattığı ve vücuduna eklettirdiği bu yeni uzuv aynı zamanda yeni bir duyu. bu duyu ile harbisson renkleri duyabiliyor (bkz: sinestezi) . aynı zamanda kafasına eklettirdiği bir başka parça sayesinde dünyanın farklı yerlerinden insanlar internet üzerinden beynine renkler gönderebiliyormuş. şu sıralar ise bir arkadaşıyla yeni bir duyu üzerinde çalışıyormuş, bu duyu sayesinde saate bakmaya gerek duymadan saatin kaç olduğunu bilebilecekmiş.

kendisi için yeni bir duyu yaratmış ve hatta yenileri üzerinde çalışan bir insan bana oldukça ilgi çekici geldi. insanın yaratma gücünü ve gelecekte yapabileceği şeylerin sınırını düşündürdü.

kaynak: national geographic temmuz sayısı, syf 8-15.
şuradan harbisson'ın ted konuşması izlenebilir.
şu da harbisson ve arkadaşının kurduğu cyborg vakfının sayfası.