• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.75)
rabbit proof fence - phillip noyce
avustralya'lı aborjin kız molly craig'in yaşam öyküsüne dayanan film, 1930'lu yılların başında avustralya'da geçiyor. hükümet kararı ile ülkedeki tüm melez çocuklar (beyaz ırktan biri ile aborjin'lerden birinin evlenmesi ile meydana gelen çocuklar), ailelerinin yanından alınarak özel kamplarda eğitime tabi tutuluyor ve beyazlara hizmet edecek şekilde hazırlanıyorlardı. 14 yaşındaki molly, 8 yaşındaki kardeşi ve 10 yaşındaki kuzenleri bu çocuklardan yalnızca üçü idi.


  1. filme adını veren rabbit-proof fence, avustralya kıtasını baştan sona saran ve tavşanları ekili arazilerden uzak tutmak için yapılmış dünyanın en uzun çitine verilen isimdir. uçsuz bucaksız arazide sadece çiti tanıyan çocuklar, evlerine dönüş yolunda bu çitten yararlanabileceklerini düşünürler.

    bu şekilde ailelerinden alınan çocuklara şimdi "çalınmış nesil" adı verilmektedir.
  2. avustralya göçmenlerinin yani beyazların, yerliler olan aborjinler üzerindeki soykırım hikayesinden küçük bir kesit. üç kız çocuğunun hikayesi müthiş bir dil ile anlatılmış. gerçek hayat olduğunu bilmek ayrıca bir acı veriyor.

    1970 yılına kadar devam eden asimilasyon/soykırım sonrası bugün neredeyse yok denecek kadar az kalmıştır aborjinler.

    film 2002 yapımı, imdb puanı 7,5 ancak sadece 23 bin kez oylanmış, az bilinen güzel filmlerden diyebiliriz...

    !---- spoiler ----!

    filmin son sahnesinde kızkardeşlerin gerçek görüntülerini yaşlı halleriyle göstermeleri de çok etkileyiciydi.

    !---- spoiler ----!
  3. gerçek bir hikayeden uyarlanmış filmde üç küçük kızın avustralya göçmenlerince yapılan asimilasyona karşı kaçış macerasını gösteren film. film adını tavşanların ekili arazilere hasar vermemesi için yapılmış çit tellerden alıyor. ayrıca bu tel örgüler dünyada yapılmış olan en uzun tel örgü.
    filmde ırkçılığın ne kadar vahşi bir anlayış olduğu görülüyor zorla yuvasından koparılmış çocukların baskı ve zorlama ile din,dil ve kültür eğitimine tabi tutulması ve bu zorlamanın sadece kanına beyaz ırk kanı karışması yüzünden olması aşağılıkça durumu gösteriyor.
    tavşan çitleri de yine bir ırkın kendi karnını doyurmak için ekolojik sisteme uyguladığı ayrı bir asimilasyon.