1. ey dilek koşulu aşkın; beyaz gül ve incelen oklar. bir güz
    ağacı gövdesinde kapalı gerçekleşmenin kaynağı. güneşe
    uyarlanamıyor dilek. güz, kırmızı gülün düşmanı, el alıyor
    donuk karadan kalın oklara karşı. barışsızlık sürüyor.
    bu çılgın eğlentinin karşıtı bir yürek hangi kuşun sesinde dinlensin?
    yinelenen bırakılmalarda ararken serin tınısını el, bir sınırı hatırlıyor, sonsuz!

    ey, olmayan bir yalımı bekleyen devinim, susuyor öteye
    varolurken kıydığı çığlıklarını. durum diyor bu üstelemenin sarı uzantısı, yaratının ürkünç arılığı ve donuk izleği yaşamanın... nasıl geceler eli açıklığında üzüm tanelerinin sesine tanıklık kaçınılmazsa, öyle yükselen servilerle göğe daha yakın olmak. mavinin doruğunda diz çöküşü biricik varlığın, öyle süren aşk çok katlı bir çiçeğin yalnızlığı kadar, bir safir alana doğrulan çocuksu dilegelişte; karanlık dinletiden uzak şiirin açılabileceği öte uzam!


    nilgün marmara