-
youreads puanı (10.00)
-
şarkısından ziyade klibini kısa film izliyormuş edasıyla açıp izlerim. niye yaşıyoruz? sorusunun cevabı gibi geliyor bana şarkı. basit, sade, saf; yozlaşmışlıktan uzak bir hayat ve eş.
''boynu bükük bir kanun
ve kanunun göğsüne yaslanmış mahsun kemençe'' -
barış manço'nun 1988 yılında çıkan "ful aksesuar'88 manço,sahibinden ihtiyaçtan" albümünde yer almış hem müziği hem de sözleriyle insanın içine işleyen çok güzel bir şarkı.
bir yandan kanun ile klasik kemençenin uyumu insanın kulağının pasını silerken diğer yandan insanın içine mutlulukla karışık bir hüzün salıyor. evet mutlulukla karışık bir hüzün. insan bir yandan şarkının hikayesinde sakız hanım ile mahur bey'in ayrı düşmesine üzülürken,diğer yandan beraberliklerinde yakaladıkları mutluluğa ortak olup aslında içten içe gıpta ediyor.
sakız hanımla mahur bey
çocukluğumun geçtiği o eski mahallede
aşı boyalı ahşap eski bir evde otururlardı
sakız hanımla mahur bey
bembeyaz tenli bembeyaz saçlıydı sakız hanım
zaten onun için sakız hanım derdik kendisine
pamuk gibi elleriyle kemençe çalardı
eşi mahur bey önce biraz nazlanır
sonra o da kanunuyla eşlik ederdi sakız hanıma
beraber meşk ederlerdi
yaz akşamlarında açılırdı perdeler
yorgun ellerinden dökülürdü nağmeler
iki yıl kadar oluyor önce kanun sustu o eski evde
bir kaç ay sonra da kemençe
ve aşı boyalı ahşap evin perdeleri
bir daha açılmamak üzere kapandı
evin satılacağı söylentileri başlayınca gittim
içeri girdiğimde eski bir koltuğun üzerinde
boynu bükük bir kanun
ve kanunun göğsüne yaslanmış mahzun kemençeyi gördüm
bizi rahatsız etmeyin der gibiydiler
kıyamadım,
uzaklaştım..
mahur bey susunca, kapandı perdeler
sakız hanımla bitti, o hüzünlü nağmeler