1. insanın yaptığı her şeyi kendi için yapması için ödemesi gereken borçtur. askerlik olarak algılansa da sadece lafta vatan borcudur o. vatan borcu hesaplarıma göre 350-400 bin tl civarında. bunu kenara atınca toplumla vatanla pek bi verecek ilişkiniz kalmayabiliyor. tabi bu masrafın için eğitim, güvenlik, beslenme barınma falan var.

    en güzel tarafı ödemeyi kendinize yapmanız. yani bir ev alıp, aylık giderlerinizi kazandıracak bir üretim faaliyetine girişip, kendinizi çok yormadan güzel güzel yaşamaya çalışmanız bu borcu ödemeniz anlamına geliyor. ödemezseniz işçi memur olursunuz emeklilik ikramiyesiyle 60 yaş civarında tahsil ederler zaten.
    abi
  2. hayatından zaman ve güç harcayarak, emek emek kazandığın paranın bir kısmını direkt olarak, bir kısmını satın aldığın mallar ve hizmetler üzerinden ama sürekli olarak devletin "vergi" adıyla gasp etmesi; kısasıysa 6 ay, uzunuysa 12 ay gençliğinin en verimli zamanlarında devletin "askerlik" adıyla tüm özgürlüklerine, haklarına el koyması ve dahi gerekirse ömrüne son verecek hamleler yaparak, en kıymetli hakkın olan yaşama hakkına da el koyup üstüne bir de "şehit" demesi; tüm bunlar yetmezmiş gibi "vergilendirilmiş kazanç kutsaldır", "her türk asker doğar", "şehitlik allah katında en önemli mevkiidir" diyerek bir de bunları kutsaması...

    devlet dediğimiz örgüt korkunç: insanı soyar, cezalandırır, öldürür veya yaşamasını lütfeder ve bütün bunları vatan borcu adıyla meşrulaştırır.

    vatan borcuysa bu borç hiç bitmez, öldükten sonra bile.