1. turkiye'de çok yaygın olan şeydir. ilk önce "nerelisin" sorusu gelir. ardından doğduğun şehir öğrenilir ve bilge(?) insan o şehrin insanı hakkındaki tespitini yapar. genelde bu yakışıksız bir tespittir. çünkü bunu yapan bilge, kendi toprağının insanını beğenmektedir. ama bilmez ki her toprağın faydalı otları olduğu gibi zararlı otlari da vardır ve hayat farklılıklarımızla güzeldir.

    not: belki baska ülkelerde de yaygındır. bilmiyorum. ülke dışına hiç cikmadigim için bir bilgim yok.
  2. her türlü arabesk sözde kendine yer bulan milliyetçilik türü.

    -biz hedehödölüyüz ya tam sustururuz, ya kan kustururuz.

    - hedehödünün yolları denizlere çıkmasa da sevdalara akar tüm sokakları.

    - biz ne istanbullu gibi taksimde gezeriz, ne ankaralı gibi tunalı hilmi'de.. biz hedehödö kız meslek lisesi önünde sevdiğimizi bekleriz gardaş.
  3. şimdiye kadar bostondan bir tane adam çıkmış mıdır ?
    milanoluların çoğu gavat zaten.
    siz moskovalılar deniz olmadan nasıl yaşıyorsunuz aklım almıyor.
    madridli çomar gelmiş güzelim barcelonalıya laf atıyor.
  4. şehir faşizanlığı da denebilir. toplumun büyük kesiminde bu var. isimden sonra kütük çıkarmaya kalkılır. kendi yeri yöresini övme kısmı da var. saçmalığın daniskası. vatan, millet, sakarya kafasındadır bu adamlar sözde. ama oradan adam çıkmaz, oranın ayısı meşhur ehe ehe diye gülerler. politik bir kimliği yok insanların. yapabildikleri bu tip kültürel dinamiklerini sıkı tutmak. bu kadar nefreti nerede biriktiriyorlar bilmiyorum. çünkü ikiyüzlü bir nefretleri var. hoşgörülü şöyle iyi böyle iyi dediğimiz halk aile içinde bile aynı nefreti gösteriyor. işin özü kendi memleketinin milliyetçiliğini yapan insan üç kuzeninden ikisini hiç ama hiç sevmez. ama sözde memleket sevgileri bile aşırı tahrifata uğramış.
    sezgi