1. 1960 hükümet darbesinden sonra hazırlanarak 9 Temmuz 1961'de kabul edilen 1961 Anayasası, 1924 Anayasası'nı yürürlükten kaldırmıştır.

    TSK'da görevli 37 subay, iktidardaki Demokrat Parti'nin baskıcı politikalarını gerekçe göstererek 27 Mayıs 1960'da DP iktidarına son verdi ve yönetime el koydu. 1921 Anayasası ve TBMM feshedildi; başbakan, cumhurbaşkanı, genelkurmay başkanı ve diğer pek çok kişi tutuklandı.

    9 Temmuz 1961'de halkın oyuna sunularak oylamaya katılanların %60.4'ü tarafından kabul edilmiştir.

    Güçler ayrılığı sağlanmıştır. (Yasama, yürütme, yargı)
    Çoğulcu demokrasi ilkesi benimsenmiştir.
    TBMM, Cumhuriyet Senatosu ve Millet Meclisi olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
    Yargı bağımsızlığı sağlanmıştır.
    Çıkan yasaların anayasaya uygunluğunu kontrol eden Anayasa Mahkemesi kurulmuştur. Yasama yorumu kaldırılmıştır. Hakimlik teminatı getirilmiştir.
    Yürütmenin, yönetimin tüm eylemleri, kararları anayasal bir kuruluş olan Danıştay denetimine verilmiştir. Yani TBMM egemenlik hakkını kullanan tek organ olmaktan çıkıp Anayasa'da sözü edilen yetkili organlardan biri olmuştur.
    Kişinin temel hak ve özgürlükleri Anayasa ile güvenceye alınmıştır. Temel hakların sınırlandırılmasının ancak Anayasa'nın ruhuna uygun olmak kaydıyla ve ancak kanun ile yapılabileceği belirtilmiştir.
    "Siyasi partiler demokratik hayatın vazgeçilmezidirler." hükmü ile ilk kez siyasi partilerden ve çoğulcu yapıdan bahsedilmiştir.

    Yukarıdaki kaynaktan da anlaşılacağı üzere 61 anayasası en özgürlükçü ve demokratik Anayasamız olma özelliğini taşır. 82 anayası ise 61 Anayasanın törpülenmiş halidir. Günümüzde ise yeni yapılması istenen Anayasanın dindarlaştırılmış olması en büyük istekleri. Yıllar geçtikçe bu kadar geliştiğimizi görmekte benim en büyük mutluluk sebebim.

    kaynak
    ozumm