1. komünist yapılanmaya meydan vermemek adına olan gelişmeler sonucu doğmuş önemsiz bir gündür.

    t.c yazıları tabelalardan sökülürken türklük şuuru neredeydi?
    andımız kaldırıldığında da göremedik bu turancı gençleri nereye kaybolmuştu?
    atatürk ve inönü gibi türklük için mühim iki şahsa "ayyaş" diye hakaret ettiler yine meydanda göremedik.. sanırım turan ülküsü için akp gençlik kollarında oturup fırsat bekliyorlardı?
    türk kekimesinden haz etmeyip git gide araplaşma içerisinde olan ve bunu da saklamayan bir iktidara koltuk değneği olup "evet" propagandası yapılırken de bu bayramı kutlayanları meydanda göremedik..
    satılmadık yer kalmadı bütün milli sermayeler özelleştirildi akdeniz'in sahili bile yabancıya peşkeş çekildi ama türkçüler yine ortada yoktu!

    daha onlarca olay yazabilirim türklüğün ve türk milletinin göz göre göre hiçe sayıldığı ama ne fayda. aynı tas aynı hamam sürer gider...

    diyeceğim şudur ki; bazı gençlerin gazını almak için senede bir kutlanılan sözde bayram. yoksa söze gelince mangalda kül bırakmazsınız öze gelince arap hayranı iktidarın eteklerinden ayrılmaya korkarsınız..

    3 mayıs normal bir gündür. 2017 yılında çarşamba gününe denk gelmiştir. adana'da hava bulutlu ama sıcaktır. iyi günler...
  2. Ortalama bir Avrupa burjuva demokrasisinde bile nefret suçu kapsamina girecek ve yasaklanacak olan metinleri yazanların ilan ettiği gündür. Yazı yazmak tek noktada ifade özgürlüğüne girmez, o da nefret suçudur, ve sınırları evrensel hukuk normlarıyla tanımlanmıştır.

    Serdar Tekin'in arendt Almanya'yı neden terketmişti başlıklı yazısından aşağıdaki bölümü, bu neyi savunduğunun farkında olmayan kitleye armaganim olsun.

    "Kestirmeden söyleyeyim: Kötülüğün sıradanlığı, işlenen suçların sıradan olduğunu değil, aksine sıradan insanların, sıradan gailelerle, sıradan olmayan suçlara ortaklık edişini anlatır. Kişinin bir şeyi yaparken bunu yapmakla neyin parçası haline geldiğini düşünmemesini, doğru ile yanlışı ayırma yetisini kullanmaktan imtina etmesini anlatır. Yargı yetisinin “istimlak edilmesine” razı olmayı anlatır. Kişi hasbelkader bunları düşünecek olursa, bulduğu mazeretleri, sığındığı gerekçeleri, “ama sorumlusu ben değilim” demenin bin bir türlü yolunu anlatır. Nihayet, ehveni şerin de “şer” olduğunu anlatır."