• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (5.50)
albüm - mehmet can mertoğlu
antalya'da yaşamlarını sürdüren cüneyt bahtiyaroğlu (murat kılıç) ile bahar bahtiyaroğlu (şebnem bozoklu) çifti, 8 yıllık evlilikleri boyunca çocuk sahibi olabilmek için her şeyi denemiş, ama başarılı olamamıştır. 30'lu yaşların sonlarına yaklaşmaları nedeniyle bir çocuk evlat edinmek isterler. ancak niyetleri sadece çocuğa ana-babalık yapmak değil, çocuğun da büyüdüğü zaman onları öz anne ve babası sanmasıdır. bu nedenle bahar'ı hamileymiş gibi gösteren kılıklarda fotoğraflar çekerek, sahte bir fotoğraf albümü oluşturmaya başlarlar.
albüm filmi, 23. adana altın koza film festivali'nde mehmet can mertoğlu'na en iyi yönetmen ve en iyi senaryo dallarında iki ödül kazandırmıştı.
kaynak: sinemalar.com


  1. geleneksel türk filmlerini kayırma/yaşatma şenliklerimde izlediğim mehmet can mertoğlu filmi. yönetmenin kişiliğine yapılan toyluk yaftalamalarını kabul etmemekle birlikte senaryo yazımında olumsuz eleştirilerimi söylemek isterim. özellikle kore sinemasına has bir tutum olan dram-komedi-absürdizm çorbası kıvamındaki filmlerden kişisel olarak pek hazzetmediğim için filmdeki bu çok katmanlı duygu karmaşasını pek tasvip etmedim.
    bazıları filmin matematiğinin eksiksiz olduğunu söyleyedursunlar; bebekle fotoğraf çektiren doktorun yüz ifadeleri olsun, işyerindeki uyuyan insanlar olsun, insanlıktan çıkmış gibi yemek yeme sahnesi olsun (film sonrasında murat kılıç yediği yemekten sonra 3 gün serum aldığını söyledi(!)) filmin temeliyle tamamen tezatlık içindeler. kısaca oyuncu yönetimindeki kalitesizliğe bağlamakla beraber uluslararası seyirciye oynanan popülist bir yöntem olduğunu düşünüyorum. kirli çamaşırların sergilendiği ülke sinemasını çok sevsem de fatih akın'ın cut filminde düştüğü ölçüsüzlük hatasına düşmüş bu filmde.
    sde
  2. gezici film festivali kapsamında gösterilen 2016 yapımı filmdir. film, evlat edinme uğraşı içindeki bir çiftin, çocuğun evlatlık olduğunu gizlemek adına yaptıkları absürtlükleri konu alıyor. aldığı ödülleri şöyle sıralayabiliriz;

    cannes - france 4 görüntü ödülü
    saraybosna - en iyi film ödülü
    altın koza - en iyi yöetmen, en iyi senaryo, en iyi sanat yönetmeni

    film hakkında şahsi görüşüme gelince, filmde, son zamanlarda sinemamıza bulaşmış olan uzuuun ve pasif sahnelerden bolca var ve bu filmin süresini şişirdikçe şişirmiş.

    filmdeki roy anderson etkisinden bahsetmeden geçmek olmaz. roy anderson izlemiş ve sinema diline aşina herkesçe, yönetmenin roy andersondan epey etkilendiği gözlemlenebilir. belki de yönetmen de bununla ilgili birşeyler söylemiştir, bilmiyorum.

    filmde güldüren sahneler yok değil, ancak özellikle doktor ve hemşirenin bebekle fotoğraf çekildiği sahnelerde tutundukları tavır ve yüzlerinde beliren ifade, bana epey zorlama ve esinlenmeden ziyade kötü bir taklit olarak geldi.

    ayrıca filmin gösterildiği ve ödüller aldığı festivalleri görünce, bir ''festival lobisi'nden'' işkillenmedim de değil. yönetmen mehmet can mertoğlu yeteneksiz demiyorum ancak albüm filminin bu haliyle bu kadar konuşulması ve ödüller alması, bu işlerin bir ölçüde ahbaplık ilişkisiyle yürüdüğünün bir kanıtı gibi bana göre.
  3. bir bilgi olarak film 35mm ile çekilmiş.
    yönetmenin bunun tüm ekibin daha fazla odaklanmasını sağlayan bir unsur olarak görüyor. çünkü hem filmleri bulmak hem de laboratuvar bulmak bir hayli zor artık. deney gibi film hakikaten. eleştiriler bir yana türk sinemasında böyle bir şeyin bu dönemde denenmiş olmasına saygı duyuyorum. absürdlüğü küfredip yerlerde sürünen karakterler yerine durağanlıkta bulmasını da bir seçenek olarak görüyorum.