• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (9.00)
Yazar Spinoza
anlama yetisinin düzeltilmesi üzerine inceleme - spinoza
"sana tamamlanmamış haliyle sunduğumuz anlama yetisinin düzeltilmesi vs. üzerine inceleme'yi yazarı yıllar önce kaleme aldı. bu incelemeyi tamamlamaya hep niyetlendiği halde, onu başka meşgaleler alıkoyduğu ve sonunda da ölüm aramızdan aldığı için, arzusunu gerçekleştiremedi. yine de inceleme, samimi hakikat arayışçılarının menfaatine olacağından hiç kuşkulanmadığımız birçok kıymetli ve yararlı şey içerdiğinden, seni onlardan mahrum etmek istemedik…"

1677 baskısında okuruna bu notla sunulan anlama yetisinin düzeltilmesi üzerine inceleme spinoza'nın "çalışma planı" gibidir. olgun döneminde belirecek olan çoğu kavramlaştırma (spinozacı demokrasiye açılacak temel bazı ön kabuller, iyi ve kötünün göreliliği, özgür iradenin reddi, zihnin entelektüel faaliyetinin içsel analizi, fikirlerin düzeni ile şeylerin düzeni arasındaki örtüşüm, entelektüel özgürleşme için buna uygun toplumsal düzenin tesisi vs.) ilk defa bu metinde ortaya çıkar. diğer eserlerle karşılaştırıldığında pedagojik bakımdan daha kolay içine girilebilir, üslubuyla okuyucuyu daha iyi yakalayabilir olan metin, spinoza'nın düşüncesinin beslendiği kaynakları fark etmek, bu kaynakları nasıl dönüştürmeye başladığını görmek ve özgün sisteminin ilk projeksiyonunu nasıl oluşturduğunu anlamak açısından temel niteliktedir.

bu edisyon öncelikle s. shirley'nin (spinoza. complete works, 2002) ve e. curley'nin (collected works of spinoza, 1988) ingilizce çevirilerine dayanmaktadır.
(tanıtım bülteninden)


  1. spinoza üzerine okuma yapmak isteyip de nereden başlayacağını bilemeyen okurlar için iyi bir başlangıç; temel denilebilecek, spinoza'nın daha çok gençken kaleme aldığı, -fakat yarım bıraktığı- cismani haliyle de bu fikri sanki en başından beri nakış nakış işlediği "tamamlanmamış" kitabıdır.

    tanrının evrendeki konumunun evrenin kendisinden ayrı olarak düşünülemez olduğunu söylerken, bilakis bir ateist olduğunu da apaçık söylemez spinoza; 'gerisi eksik' diyerek bıraktığı bu hazineyi bizlere sunar.

    "... şayet tanrı ya da âlimi mutlak bir varlık varsa, böyle bir varlık hiçbir surette hayalle iştigal etmez. zira bizim durumumuzda, varolduğumu bildikten sonra,* ne varoluşum ne de gayri varoluşum benim için bir hayal meselesi olamaz; aynı şekilde, iğne deliğinden geçebilen bir fil de hayal edemem; hakeza, tanrının doğasını bildiğimden de,** onun varoluşu ya da gayri varoluşu benim için bir hayal meselesi olamaz. aynı şey canavarlar için de geçerlidir, zira canavarların doğası onlar için varolmanın çelişki olacağını ima eder. buradan da açıkça görülüyor ki, daha önce de dediğim gibi, ezeli-ebedi hakikatler burada bahsettiğimiz türden hayale yer bırakmaz.

    *bir şey bir kez anlaşıldı mı kendini açık ettiğinden, başka herhangi bir kanıt olmaksızın sadece bir örneğe ihtiyaç duyarız.(...)

    **şunu da belirtelim ki çoğu kişi tanrının varlığından şüphe ettiğini söylese de, kafalarında ya bir kelimeden başka bir şey yoktur ya da tanrı dedikleri hayali bir fikir vardır, ki bu da, yeri geldiğinde göstereceğim gibi, tanrının doğasıyla bağdaşmaz. "