1. söyle ben saçlarımı kestirsem ne olur
    bir başkaldırma ancak saçlarından tutulur

    herkes annesi sanır bir kısır yalnızlığı
    oysa herkesin annesi aslında bir baruttur

    eylülden ürken temmuz şafaktan korkan gece
    dağları bölümleyen o babadan kaçan sudur

    hatırla her gün bir çalar saatle oynadığını
    çalar saatler bir çocuğun uyanılacak uykusudur

    soğuk iklimler, kırımlar akar gider derisinden
    çalıp söylediği öğrenip oynadığı bir tabuttur

    anne saklanır, baba koşar, günleri münleri bölerler
    anne de baba da parça parça bir geyik yavrusudur

    birinin sırtı ince, birinin elleri kalın
    ikisi de bir gölün saygıdeğer komşusudur

    ey hayalin sonsuz çalıştığı gölleri bölmek dönemi
    o zaman artık bir yerlerde hazin mevlutlar okunur

    dersin ki ayışığı kimin babası kimin oğlu o zaman
    sanki herkesin işi bir bölmedir, uzun uzun solunur

    senin şarkın bir avcı borusudur ormanları tutar
    büyür, yankılanır, bir kale yıkıntısında saygıyla durur

    ey en bilge sesi gelip duran sonra akan suların
    bilirsin her akşam nasıl öksüz, nasıl güçlükle olur

    her akşam nerden baksan yine de bir eksiği doldurur
    babalar geri çekilir, anneler onlara teslim olur

    saçlarımı hep kestim tutacak kadar kalmasın dedim
    çünkü bir başkaldırma ancak saçlarından tutulur

    günleri bölümlediler ve sonra suya gittiler çoğu
    babalar hep perşembe, anneler hep cuma olur