1. baldırdaki kas grubunu ayak bileğinin arkasından geçerek topuğa bağlayan tendondur. ayak ayasını bükmeye yarar. kökeni ve temel işlevi gereği, bileşeni olduğu vücudun ağırlığından çok daha fazlasını kaldırabilecek kadar dayanıklıdır. ancak ağaçlarda salınmayı bırakıp, iki ayak üstünde durmayı tercih ettiğimiz günden beridir pek rağbet görmemiştir. zamanla işlevsizleşmiştir. insan vücudunun en zayıf halkasıdır. dış kapının mandalıdır, pluto'dur.

    buna rağmen hala bizden bir parçadır. koptuğu, yırtıldığı, zedelendiği zaman büyük acı verir. yürüme işlevini büyük oranda sekteye uğratır. vücut tarafından pek iplenmeyen bu kas, az sayıda kan damarı ile beslendiğinden iyileşme süreci de nispeten uzundur.

    yüksek ökçelerin ve balenin yaygınlaşmasıyla, özellikle kadınlara yeniden gelişmeye başlamıştır. bakarsın birkaç yüz yıl sonra bir fen bilgisi öğretmeni çıkar ve yeniden bizimlesin der.
  2. aşil tendonu ismini yarı tanrı olan akhilleus'dan alır. annesi akhilleusı ölümsüzlük nehrinde yıkarken topuğundan tutup nehre batırmıştır daha sonra truva savasında topundan zehirli bir ok yiyerek ölecektir. kader kısmet meselesi işte ecelin önüne kimse geçemiyor.
  3. iki hafta önce kopup beni dertten derde salan bir çeşit bağ. iyileşmesi oldukça zaman istiyor diye duydum. beni yatağa kilitledi resmen. neyse allah beterinden saklasın diyorum.
    aman ha siz siz olun kaleci bile olsanız ısınmadan halı sahada futbol oynamayın. hatta sert zemin olması sebebiyle halı sahada hiç oynamasanız daha iyi.
    symek
  4. atlarda kopması durumunda uyutulmak gibi dramatik bir sona sebep olan tendo.hollanda kraliyet ailesinden türk ordusuna hediye edilmiş ve antalya da görev dönüşü kamyonun tabanındaki plakanın kesmesi sonucu aşil tendonu kopan 'şafak' isimli,8 yaşlı,750 kg ağırlığındaki engelli atlama atının uyutulmasında bulunmuş birisi olarak durumun dramatikliğini ifade edebilmem çok zor.atların öldürülmek zorunda kalmadıkları bir dünya isterdim.o arka sol ekstremitesindeki berbat yaranın o asil hayvana yaptırdığı tek şey narin ayaklarını hafifçe yere vurdurmak olmuştu.hiç huysuzlanmadı,biz insanlar gibi sızlanmadı.damarından 30 cc rompun,20 cc ketasol,24 ampul lystenon verip acısına son verirken,boğazından ipini ben çıkardım.ona 'artık özgürsün' dedim kalbim sızlarken.dünyadaki tüm acısı geride kalmıştı.fakat o gece orda olan 6 veteriner hekim,1 bölük komutanı,1tabur komutanı,1 er,2 hava astsubay,1 uzmana bıraktığı acı bu insanların hep saygıyla hatırlayacakları bir trajedi olarak kalacak.
  5. koptuğunda silah sesi gelmesiyle beraber, çocukken doğru olup olmadığını bilmediğimiz bir hikayeyle korkutulmuştuk.. kim tarafından, nerede hatırlamıyorum.

    fakat denilen o ki; koptuğunda topuktan baldıra kadar çekiliyormuş tıpkı jerry'nin tom'un dilini kıvırmak suretiyle oluşturduğu dürüme benzeyerek..

    yani bir silah sesiyle yukarı doğru yaprak sarma olarak fırlıyormuş. vallahi ne kadar doğrudur, değildir bilemediğim durumdur.

    not: acıkmadım.
  6. koptuğunda silah sesi gibi bir ses çıkaran tendon, arkadaşım maçta koparmıştı kısa süreli korku yaşamıştık.
  7. insanların olduğu gibi toplumların da aşil tendonu vardır ve bu eğitim sistemleridir. Bu nedenle eğitim sistemi hedef alınıp işlemez hale getirilmiş toplumlar ayakta duramaz ve dolayısıyla da ilerlemeleri mümkün olmaz, tıpkı insanlar gibi.

    aşil isminin kaynağı için aşil'in tendonundan vurulma anı

    (bkz: troy - wolfgang petersen)