-
hayatınızın sadece ilk 26 senesi sizin, eğlenin, gezin, tozun ne biliyim güzelleşin boğlum. acı falan lüzumsuz. -
daha beterlerini düşünün. entrika, ihanet, kazıklanma, aptal yerine konma. binbir türlü hali var. -
şu kitabı okumanızı kesinlikle öneririm.
(bkz: olgunlaştırıcı yönüyle aşk acısı - peter lauster) -
okumak iyi geldi.yalnız olmadığını bilmek, sırtındaki yükü hafifletiyor sanki.
o an biliyorsun ki zamanla geçecek yara.ama geçeceğini bilmek acını dindirmiyor.çünkü hiç olmadığın kadar zayıf, hiç olmadığın kadar iradesizsin.gitme yanımda kal diyen içimdeki sessiz çığlıkları duymazdan gelecek kadar ayakta kalabilsem.. -
direnme o acıyı çekeceksin ve elbet bir gün son bulacak -
mümkün olduğu kadar yalnız kalmamaya çalışın. aşık olduğunuz kişiye benzer birinini gözünüze kestirin ve onunla alakası olmadığını bildiğiniz halde yazın. bir süre sonra beyin yanacak zaten. işte o an rahatlayacaksınız. -
zaman gerek sadece unutacaksın, nasıl unuttuysan çocukluğunu kırılan oyuncaklarını onu da öyle unutacaksın -
aşk acısı çekin ama bu acının da ilerde gülüp geçeceğiniz bir anı olacağının bilincinde olarak çekin. böylece acının gerçekliği, gelecekten dönüp bakınca havada asılı kalacak ve kazıması daha kolay olacak. -
her acı gibi bu da hafifleyecek ya da tamamen geçecek.
kendini cezalandırmak çözüm değil.
en iyisi beyne reset atmak. -
hemen hemen hepimizin aşk acısı var. hani farklı şehirlerde olursun da gözden uzak olur. bi şekilde unutursun. peki burnunun dibinde olan n'apsın abi diyoruz. 2 yıl acı çektiğimi biliyorum kardeşlerim. hani acı deyip geçmemek lazım. çeşitli hastalıklara gark olmak cabası. aşk basit bir şey değilmiş bunu beyninize kazıya kazıya öğretiyor hayat... hele karşılığı yoksa babalara geldiniz demektir. size tavsiyem kaçmayın. yüzleşebildiğiniz kadar yüzleşin. biliyorum eliniz stalka gider. onu da yapın. doyana kadar. asla kendinizi kısıtlamayın. kendinize kural koymayın. kusana kadar ağlayın. ağlamak güzeldir. karşı tarafla konuşma imkanınız varsa konuşun ama asla nefsi teskiye yapmayın. bırakın karşı taraf içini boşaltsın. haklısın demeyi bilin.. gurur yapmayın. ortada aşk varsa gurur olmaz hele planlar asla olmaz. doğal olun. son olarak bunların hiçbiri işe yaramıyorsa tebdili mekanda ferahlık vardır düsturuyla bavulunuzu alın bir iki hafta şehirden uzaklaşın. köy olur kasaba olur. ilçe, başka il, yurtdışı allah ne verdiyse. inanın insan aynı kişi olarak geri dönmüyor. mutlaka değişiyor.