1. mondros mütarekesi sonucu izmir'in yunan askeri güçleri tarafından işgal edilmesi üzerine, istanbul'da düzenlenen mitinglerin kahramanlarından ve konuşmacılarından olan gerçek kahraman türk kızı. onu asker saime olarak tanısak ve burada başlığını böyle açsam da asıl adı münevver saime'dir.

    yunan işgali gerçekleştiğinde o dönemdeki hemen herkes gibi milli konularda ateşli bir üniversite öğrencisiydi. atatürk'ün samsun'a çıkmasından üç gün sonra, 22 mayıs 1919 yılında kadıköy'deki papazın çayırı denen yerde yaptığı konuşma dinleyen herkesi ağlatmış, işgalcileri telaşlandırmıştı. bu konuşma yüzünden işgal kuvvetlerince tutuklanmıştır ancak bu hareket karşısında gözünü bile kırpmamıştır. öyle de cesurdur.

    daha sonra tutuklu olduğu yerden kaçarak milli mücadele'ye destek vermek için istanbul'dan anadolu'ya giden vatanseverlere katılmıştır. istihbarat konusunda büyük başarı göstermiş, bu konuda önemli görevler üstlenmiş, aldığı bir kurşun yarası ve istiklal madalyası ile mücadelesini tamamlamıştır.

    22 mayıs 1919 tarihinde kadıköy'de yaptığı konuşmayı bulmam biraz zor oldu. eski dildeki bazı sözcükleri günümüz sözcüklerine dönüştürdüm. kahramanımıza kulak verelim:

    "galipler! size sesleniyorum. eğer gayretleriniz insanları mesut etmek içinse biz de insanız! milletler için kara günler olabilir; fakat bir millet yok edilemez. ben özgürlüğü gasp edilmiş bir milletin kızı olarak bağımsızlığa nasıl yürüyeceğimizi söyleyeceğim. oğlum bana, "ben neyim" diye ilk sorduğu gün, ona gökyüzünden haykıran bir melek gibi "büyük bir tarihe sahip olan türk'sün!" diyeceğim. bu haykırış, bu ses onun ruhunda ne fırtınalar koparacak!

    az söylemek, çok iş görmek zamanı gelmiştir. biz yalnız ağlıyoruz; ağlamakla kazanılacak, hıçkırıklarımızı işitecek kalp yok! örgütlenmeye, nihayetinde ise eylemlere başlamak gereklidir."

    ruhu şad olsun...