• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (9.67)
beed-e majnoon - mecid mecidi
8 yaşında iken gözlerini havai fişek kazasında kaybeden yusef ( parvis parastui), 45 yaşında üniversitede edebiyat professorüdür. braille alfabesi ile yazar ve okur. çok düşkün ve yardımcı karısı, seven kızı, güzel evi, balkonu ve bahçesi ile karanlık ama küçük bir çennette yaşar gibi görünür. ama içinde büyük bir acı taşımaktadır.allah'a devamlı dua etmektedir gözlerinin açılması için. ve sonunda, paris’de yapılan kornea nakli ameliyatı ile görmeğe başlar. bu arada ameliyattan önce hastanede, gözlerini yavaş yavaş kaybeden murtaza (mohammad amir naji) ile tanışır, orada arkadaş olurlar. morteza o’na ceviz verir devamlı, ceviz ağacının kendisi için ne kadar önemli olduğundan bahseder. yusef de söğüt ağacının kendisine uğur getirdiğinden bahseder. morteza, yusef’in resmini çeker.yusef, hemen hemen iki ay sonra gözleri görür olarak íran’a döner. herkes – ailesi, annesi, akrabaları, tanıdıkları, öğrencileri - hava alanına büyük bir çoşkuyla o’nu karşılarlar. kendisi camın bir tarafında karşılayanlarda öbür tarafındadır. yusef herkesi incelercesine bakar. genç bir kıza takılır gözleri önce. sonra yaşlı bir kadına. yusef paris’e giderken annesi (afarin obeisi) bir muska vermişti o’na. muskayı çıkarır cebinden ve yaşlı kadına gösterir. kadın gözleriyle “ evet” der. yusef sesi titreyerek “anne” demeğe çalışır. annesi işaretle yusef’i karısının (roya taymourian) ve kızının (melika eslafi) olduğu yere yöneltir. bu arada gene genç kızatakılır gözleri.yusef’in dünyası tamamen değişmiştir.yusef dualarının sonucu gözleri açıldıktan sonra dünyayı yeniden tanımaya çalışır. metroda bir yankesiciyi iş başında hiç bir reaksiyon göstermeden seyreder. bunu farkeden yankesici küstahça işine devam eder.karısının düşkünlüğünü kendisine acıması gibi görmeğe başlar ve nefret eder. yaşamadığı hayatın üzüntüsü içinde kendi yazılarını, herşeyi yakar, yıkar. bu arada görüşünü tamamen kaybeden morteza’dan bir mektup alır. “ ne görülmeğe değer söyle bana, ben sana ne görülmeğe değmez söylerim.” der mektupta ve bir de resim çıkar , söğüt ağacının altında, ameliyattan önce yusef’in resmi. mektup devam eder “ söğüt ağacının sana hala uğur getirip getirmediğini öğrenmek isterim.”dualarına daha önce cevaplayan allah şimdi yusef’e yeni bir problem verir. ve yusef ikinci bir şans için tekrar duaya başlar.majid majidi ya uzun bir tek çekim, ya da uzun sahnelerle seyircilere de karakterlerin çektiklerini başarıyla yaşatmaya çalışmış, film de dinsel simgelerin - muska, kurban kesmek ve yemek ikram etmek adakları gibi- yanısıra bir de. ceviz, karınca, rüzgar gibi simgeler de kullanılmış.