• youreads puanı (7.40)


  1. bir sonrakine uyanmak istemediğim bir günün sonunda uyumaya çalışıyorken bir radyo yayınında ilk kez dinlemiş olduğum, sakinliğiyle hem olgunlaştıran hem de delirtebilen, ve sırf aynı nitelikle neredeyse zıt etkiler yaratmış olabilmesiyle bile çok başarılı bulduğum şarkı. monolog kısmı bana nedense, belki de isim olarak da tesadüfen şarkının içinde geçtiği için, julie delpy' nin sesini ve konuşma stilini çağrıştırdı. tane tane söylenen ve günlük hayatta sık kullanılanlardan olmalarına rağmen o sese ve vurgulara kavuştuğunda birden sıradışı ve tüyler ürpertici hale gelen kelimeler de bu çağrışımda etkili olabilir.


    "life is unfair. kill yourself or get over it."


    şimdi, hayata dair gerçekleşmesi istenen ya da buna verilen ihtimallere bel bağlanan tüm opsiyonlar kırpılıp, elenip, ayıklanıp temizlendiğinde geriye temelde bu iki tanesi kalıyor. fakat bunu beyan etmekle buna kabulleniş göstermek çok farklı boyutlarda olan iki durum. ve bu iki durumu birbiriyle karıştırmak ise fazla olası bir başka durum, tecrübeyle sabittir. zira bu fikri beyan edebilecek kadar yaşamış olduğum halde, kabullenemeyecek kadar koyu bir optimist, kabullenemediğimi kabullenemeyecek kadar da korkak bir insan olduğumdan benim için çok kompleks bir iş bu. fakat yeteri kadar zaman (artık her ne kadarsa, zaman kadar dönek bir şey görmedim çünkü) geçtikten sonra, bu iki seçenekle baş başa kalmak kaçınılmaz. ve olgunlaşma da, bu opsiyonları olabilecek en doğru ve en sade hale getirip bu halleriyle organize etme süreci bence. tıpkı buradaki durum gibi. gerçi görünüm olarak iki maddelik bir liste ama kendi içlerinde sayısız kanalları olan maddeler bunlar. "kill yourself." başlı başına, çok geniş ve derin bir konu olan intihara sevk eden madde. birçok kilit noktası var, intihar eden kişi korkak mıdır cesur mudur, intihar etme kararı geride bırakılanları nasıl etkiler, intiharın geri dönüşsüzlüğü ne derece göze alınabilir, uğruna vazgeçilecek olan şeyler bu şeylerden vazgeçmeye değer mi vs. işin eylemsel kısmından bahsetmiyorum bile. ya da "get over it." tamam da nasıl, bunun da yüzlerce çıkar yolu ya da çıkmazı var. bunun farkındalığına erişildiğinde, asıl olayın işte o yol ayrımına gelindiğinde başladığı, opsiyonları daraltmanın ve düzenlemenin ise sadece ilk adım olduğu ortaya çıkıyor. bu da o ilk adımın şarkısı.