-
sanem. ilkokul dördüncü sınıfta etmişti bana teklifini. henüz on bir yaşındaydık. nedendir bilmem korkmuştum ben, çekinmiştim. bilmiyordum ki zaten aşk ne sevgi ne sevgililik ne çıkmak ne. korktum, kaçtım, haber yollayıp olmayacağını ilettim. sanem her müzik dersinde tahtaya kalkar ve gülben ergen'in "elveda aşkım" şarkısını söylerdi. "elveda aşkım, elveda sana. ben zaten sade ve sadece geçiyordum hayatından..." o söylerken sınıf bana bakardı, utanırdım lan. gel zaman git zaman kapandı mevzu. sonraki sene okullar açıldığında ergenliğin verdiği büyüme hızıyla sanem genç kız olmuştu ama ben hala çocuktum ve ergenliğe epey vardı. güzel kızdı sanem, boy atmış ve daha da güzelleşmişti. yan yana gelince yavrusu gibi kalıyordum yanında. uzun süre incinin değerini bilemeyen horoz gibi hissettim kendimi. sonra sanem hep efendi adam yerine piç adam tercihi yaptı. lisedeki arkadaşlarıma bak bu kız beni seviyordu diye gösterdiğimde yolda izde, bana yav he he bakışı atar ve yalanına sokuyum derlerdi. ara sıra görürüm onu, gülümseyerek selamlaşırız. o çocuk günler aklıma gelir gülümserim. teşekkürler sanem. -
hali hazırda mevcut flörtün farkında olan kadının ilişkiyi bir adım öne taşıma isteğine hala aşina değiliz. hal böyle olunca sanki hayaya sebebiyet verecek bir durum gibi kadının acınası bir taraf olduğunu vurgulayan bir hal alıyor bu durum bizim toplumda. doğru insan üzerinde, doğru zaman ve açıyla hiç bir sakıncası yoktur. zira flört etmeyi biliyor muyuz, bu kavramdan ne anlıyoruz ; bu da başka bir başlığın konusu. -
çıkma teklifi nedir? kafeye gidelim gibi bir şey mi? yoksa sevgilim olur musun mu demek istiyoruz? her ne demek istiyorsak diyoruzz. bunun cinsiyetle alakası yok çünkü. eğer karşımızdaki erkek "ay kız kendi geldi teklif etti, ucuz kızzz!!" diyorsa zaten paçayı erkenden kurtardık diye seviniyoruz..sevdamıza karşılık bulduysa ne âlâ, bulmadıysa da bu gemi maldivlerde denizin çok güzel olduğunu biliyor. pupa yelken!! -
erkeginki kadar normaldir.
seviyorsa ilk adımı da o atar, yeri gelir tutar kolundan seni uçurumdan da atar..
aşk ne kadın ne de erkek tanır. -
"çık git, bir daha gelme bu eve!" diyen kadının da girip girmediğini merak ettiğim sınıf. sonuçta emir kipi de olsa bir teklif var, teklif edilen eylem de çıkma eylemi. -
bendim bu bi zamanlar...
orta 1. sınıftaydım, mehmet'i çok seviyordum, okulun en havalı çocuğuydu, diğer bütün kızlar gibi bende ona aşıktım.
o beni sevmiyordu, farkımda bile değildi, çünkü bende güzelliğimi keşfetmemiştim henüz!
bir gün, akşam evde kimseler yokken, uzunca bir mektup yazdım ona! anlattım aşkımı sayfalarca! benim çık lütfen de yazdım en sonuna!
çıkmadı pislik, dalga geçti üstelik!
lisede de aynı sınıftaydık, o okulun en favori genciyse bende en favori kızıydım artık! güzelliğimin farkındaydım ve beğenilmek için kendime bakıyor, dikkat ediyordum!
bir gün mehmet bana küçük bir not gönderdi... "herkes bana ben sana hasta" yazıyordu kağıtta!
vakit intikam vaktiydi, acımadım, "kamyoncu seviyesinde bir yakışıklıyla çıkmak ha! şaka yapıyor olmalısın! yazdm gönderdim!
don't fuck with me bebeyim! ahahah! -
en fazla 16 yaşındadır.
yetişkinse ve "çıkma" teklif ediyorsa zaten koşarak uzaklaşın.
çıkma teklif etmek nedir ya.