1. güzellik çirkinlik görecelidir uçlarda değilseniz eğer. benim dikkatimi çeken bir konu var, tanimazken çok çirkin bulduğum hatta dikkat çekici derecede asimetrik yüzü olan bazı insanları tanidiktan sonra güzel görmeye basladigim olabiliyor. sevmekten alismaktan bahsetmiyorum "görmek"ten bahsediyorum.

    mesela ses tonu, mesela 3 numaralı bakis, mesela duruş, kilik kiyafet bakimli olmak, bunlar çirkin diyebileceğimiz bir insani çok farklı noktaya taşıyabilir.

    bunların dişinda bilimsel konuşmak gerekirse güzellik dediğimiz şey "oran"dir arkadaşlar.

    mesela "altin oran" mimaride , sanat eserlerinde, dogada ve akliniza gelen her şeyde güzelliğin formülüdür.

    yüz güzelliği , vücut güzelliği de orantidan ibarettir.

    rakamlara bedenlere kilolara takilmayin oranları yakalamaya calisin.

    herşey bir yana içi bos guzellikten de çabucak sıkılır insan.

    güzel insan olun güzel hedefleriniz güzel akliniz güzel insanlariniz olsun ömür boyu mutlu olursunuz :)
  2. çoğu kavramda olduğu gibi çirkinlikle ilgili bildiklerimizi de ailemizden alıyoruz aslında. farkında olmadan küçük yaşlardan beri onlar bizim için bir ayna işlevi görüyor. söyledikleri sözler, tavırları, karşılıklı iletişimleri, yaramazlıklarımız sonucu bize olan tavırları.. çirkinlik kavramı nedir bilmedim ben; haa evet benimde geçmişimde alay edilerek arkadaşlarım tarafından kendimi kötü hissettiğim duygulara bürünmemi sağlayan olaylar oldu. "çirkinmişim meğer" dediğim de oldu ama içselleştirmedim. büyüyüp serpilince diye devam eden bir cümle var ya; o serpildiğim dönemlerde kendini beğendirmek ve o kötü yaftalardan kurtulmak adına akıl almaz işlere girişmedim ki hala daha öyle bir halim vardır. ota boka çok takılıyoruz bunda olduğu gibi..

    mahallede karşı komşumuz dediğim arkadaşım vardı. ahırdan bozma evde 4-5 kardeş yaşıyorlardı. bizzat ahır olduğuna ben şahidim, nasıl ev oldu sonra burası demiştim gittikçe. güneş gören yeri, sadece dışarı balkon gibi açılan tel örgüyle çevrili kömürlüğe benzer yerdi. gün ortasında bile karanlık bir ev... bazen kahvaltılarına katılırdım, çocuksu bir heyecanla sabah ev ev gezmeyi pek severdim ben. mahallenin minnoşu zaten, bıdı bıdı konuşan bir tip. o kahvaltı sofrasında ki, sini üzerinde bir yer sofrası idi, sadece siyah zeytin ve margarin olurdu. birlikte kahvaltımızı eder sonra oturup toka yapardık. nasıl yapılacağını öğrenmiştim fazilet'ten. ellerim acıyordu biraz ama birlikte yapmak çok keyifliydi. o rutubetli evin sıcak-samimi kokusu bütün çirkinlikleri de örtüyordu sanki.

    insanların görmezden geldiği, sürekli şikayet ederek söylendikleri hayatın çok daha dışında, eksik bir yaşamı devam ettirmek zorunda kalan bireylerin; çirkin dünyaya nasıl kafa tuttuklarını ben o yaşlarda görmüştüm.

    ^:bu hikayelerimden sadece biri.^
  3. kime göre, neye göre çirkin.hiç biriniz çirkin değilsiniz. çirkin olmadınız çirkin olduğunuz düşündürüldü. bir güzellik anlayışı geliştirildi ve siz o standarta uymadığınız için çirkin oldunuz, oldurttular. gözleriniz onlar gibi büyük değil belki ama onu seven birileri elbet çıkacak ya da fiziğiniz onlar gibi güzel değil belki ancak o fiziğinize bayılan biri çıkacak ve bunca yıl kuruntu yapıp çirkin olduğunuzu düşündürten fiziğinizi seveceksiniz. çirkin değilsiniz sadece insanlar sizde beğenmediklerini çirkin olarak söylüyor ve siz kendinizi çirkin buluyorsunuz ama öyle değil sadece doğru insanlarla karşılaşmamışsınız. sizi her haliniz ile seven her halinizi beğenen insanlarla karşılaşmamışsınız ama olacak, gün gelecek sizin çirkin bulduğunuz her şeyi mükemmel bulan biri çıkacak ortaya ve diyeceksiniz ki ne kadar salakmışım insanların bende bu denli etki yaratmasına izin vermişim. çirkin değilsiniz dik durun gülümseyin.hepiniz çok güzelsiniz.
  4. çirkinlerin de gönlünü aldığımıza göre, en dünyalar güzellerine bakıp bakıp "allah özenmiş de yaratmış" ve türevi iç çekmelere devam...
  5. tanımadığınız birine çirkin diyemeyiz ancak tanıdıktan sonra onun davranışlarına ve düşüncelerine bakarak bir yorum yapabiliriz. çirkin sıfatını fiziksel özellikler için kullanmak bana çok yanlış geliyor.
  6. bence insanların yarattığı var olmayan ama varmış gibi gösterilen fiziksel açıya bağlı bir sıfattır çirkinlik. kime göre neye göre çirkiniz güzeliz rasyonel bir hesaplaması mı var? hele ki şu dönemde medyanın gösterim tarzı kesinlikle her canlıyı göze hoş gösterebilecek şekilde olduğu için fizikte çirkinliği boşverin bence; kendine bakmayan insana gelecek olursak çirkin değil temizlik açısından zayıf olarak yorumlanmalıdır.

    çirkinlik yoktur diyemiycem malesef, görünmeyende vardır. çirkinleşen karakterlerin ve davranışların var olduğu hayatta malesef en kötüsü de insanın ruh çirkinliğidir; baktıkça farkedemeyeceğiniz zamanla, tanıdıkça görüldüğü için bu çirkinlik çok can yakmaktadır.
  7. sevdikten sonra güzellik sorun değil asıl önemli olan sempatik sevimli olması. güzellik zamanla geçerken sempatiklik ya da sevimlilik daimidir. böyle bakınca lan tipe bak yerim diye içine sokası gelmeli insanın.
    wtf
  8. çok sempatik bir kelime bu "çirkin". ben dünyalar güzelini bile "çirkin" diye seviyorum. :) "güzel" den çok daha hoş bir kelime.

    bazı insanların içinin çirkinliğini görünce midem bulanıyor.
    ha, bir de çirkinlerin içi güzeldir kesin. daha içi güzel olmayan çirkin görmedim...

    ekleme: tam bu yorumu gönderdikten sonra facebook'ta şunu gördüm:
    "çarpık bir buruna değil, sakat ve sahte bir ruha gülelim. " - nikolai gogol
  9. çirkin hissetmek kadar yıpratmayan durum.
  10. bazen iyi bir şeydir. özellikle karşıdaki kişinin sizi sevip sevmediğini çok net anlamanızı sağlar.

    eğer çok paranız yoksa ve sizi seven birileri varsa buna rağmen, onları üzmeyin.