çıtçıtlı badi



  1. piyasadaki modellerinin çoğu kopçalı olmasına karşın (*:şimdiye kadar tek bir markada çıtçıtlı gördüm ) bu isim verilmiş, bir tür fanila.
    hareket halindeyken belin açılmasını önleme açısından faydalı olmakla birlikte, üst bedeni uzun olan kişilerde sırtın açılmasına veya -bir büyük beden alınması yüzünden- belin geniş görünmesine sebep olabilmektedir. erkekler için tişört görünümlü versiyonları mevcuttur(*:aslında -muş demeliydim, ben de yeni gördüm ;))
  2. evlilik sonrası hayata giren ve bir tutkuya dönüşen giyim eşyası. müşteri adı altında sürekli insan istilası altında kalınca kabuğuna çekilmek istiyor insan kızı, etrafınıza koza örmek için kullanacağınız eşyalardan biri çıtçıtlı badi. güven verir, sarı sarmalar. bir taraftan da yeni bir korku yaratır zihinde: ya tuvaletten çıkarken çıtçıtları kapatmayı unutur ve kuyruklu bir halde ortada arz-ı endam edersem? buna rağmen vazgeçilmezdir.
  3. eskilerin sürekli dedikleri bir şeydir aslında; belini ayaklarını sıcak tut.. özellikle soğuk havalarda gerçekten faydasını görürsünüz. yazın da aslında oluşabilecek frikikleri önlemek adına birebirdir.
  4. çelik kapı bir, çıtçıtlı badi iki...
  5. ilk popülerleşme zamanları en ergen günlerim ve düşük bel pantolon modasıyla aynı zamanlara denk geldiği için ben ve benim gibilerin çatal görünmesi durumundan koruyan kutsal şey. aşırı düşük belin azalmasıyla pazarlarda azaldığını da farkettim geçenlerde
  6. hiç giymedim giymem giyeni de tasvip etmem

    edit:hemen de zülfiyare dokunmuş edit yapayım bari. bebekler hariç
  7. nefret ederim kendisinden, dünyanı en rahatsız şeyi olsa gerek
  8. eskiden vardı bunlardan o zaman çok güzeldi, şimdi kancalıları çıktı hayır işkence gibi bir kere açamadım diye sinirlenip yırtmışlığım var. kancalıları nalettir.
  9. ayın belli zamanları ne kadar da değerlidir, kendimi güvende hissettirir.
  10. duyan da sanki gece gündüz sevişiyor sanır.
    kızı ayarladın, konuştun, flört ettin, sevişecek kıvama getirdin çıtçıt sana engel oldu değil mi?