-
rutubet kokusu. 90'lar türkçe pop. etimek tatlısı. susurluk kazası. kısır günleri. kısır, patates salatası ve simit üçlüsü. bir araya gelen ev kadınlarının bitmek bilmeyen sohbetleri. uyumakla uyumamak arasında kalınan o araf ve kulağıma karışan kadın sesleri. mayışıklık hali. insanların ısrarla beni konuşturma çabaları. sırf cevap vermemi istedikleri için soru sormaları. utanmam, sıkılmam, suskunluğum.
geceleri yatağımı ıslattığım için annemin serdiği muşamba. her gece yatmadan önce tuvaletini yaptın mı diye sorması. akşamları sulu meyve yiyememem, su içememem.
çocukluğum mayışarak geçti: (bkz: #16723) -
hey corç versene borç, olmaz maykıl bende de yok. -
2.5 litre kolasına yapılan mahalle maçları. maçın sonunda herkes içerdi. -
(bkz: ölüm) -
(bkz: ağızda patlayan şeker) -
magnum alamamak. -
(bkz: şirinler)
dedemin cebinden çıkan dido çikolata. -
bahar havası. hem ilk hem son. -
macera tüneli kitap serisi (choose your own adventure)
hani biz çocukken bi kitap serisi vardı.
hikayeyi biz belirliyorduk, sayfa 19'da atıyorum bi yol ayrımı çıkıyodu şu kapıyı açarsan 52'ye git yok öbürünü açarsan 45'e git gibi talimatlar veriyordu. robotlusu, uzaylısı, dünyanın merkezine gitmelisi vardı. gerçi belki on küsür çeşidi vardı. hatta yaman diye bi karakter vardı birinde. onun bi abisi vardı maceradan maceraya koşuyordu bunlar.
işte onlar bana çocukluğumu hatırlatıyor. -
tahta tren nederen gelir cocuklugumu bu kitap hatirlatir. bir de ne zaman yeni bi seye sahip olsam onu ilk giydigim heves ve bir de camur, deli gibi camurdan pasta yapardim bi pastanemin oldugunu hayal ederdim pastalarim gercek olmadigi icin sonra oturur uzulurdum