1. şahsen benim. ilginç bir metabolizmam var. boyut ve aktivite itibariyle günlük kalori ihtiyacım yüksek.

    işin ilginci yiyince kilo almıyorum ama yemeyince kilo da vermiyorum.
  2. içinde bulunduğum durum. yıllardır 5 kilo almaya çalışıyorum bir formülü varsa bir mesaj kutusu uzağınızdayım efendim.
  3. mantıken bakıldığında yeyip de kilo almamak imkansızdır. olay; o yediklerinin ne kadarını dışarı çıkardığındır.
  4. metabolizmanın etkisi büyük olsa da yaşam koşulları da önemlidir. mesela ben üniversitedr ikinci öğretimim ve başladığım sene 15 kilo aldım. bilen bilir, ikinci öğretim okuyanın ne yediği ne uyuduğu belli. hal böyle olunca da abur cubura yöneliyorsun. sonra olaylar gelişiyor.
  5. metabolizma hızları çok yüksektir.
    bir endokrin uzmanına görünmeleri şarttır.
    kuvvetle muhtemel hipertiroididirler.

    tam tersi için (bkz: hipotirodi)
  6. metabolizma hızı, tiroid hormonu aktivitesi, hızlı ve düzenli veya düzensiz yaşama ve fiziksel aktivite düzeyi olası sebepler. ancak atlanmaması gereken bir konu daha var : sindirim sistemi hastalıkları.

    çok yediği halde çok zayıf (hastalık derecesinde) olan insanların mutlaka bir gastroenterologa görünmesi gerekiyor. mide hastalığı olabilir (şikayeti bulunmasa bile) veya barsakta herhangi bir besine karşı intolerans olabilir.
    düşünmemiz gereken bir diğer konu da barsak parazitleridir. parazit varsa kilo alımı zorlaşır.
    mutlaka doktora görünmek gerekir.
  7. iste o benim 80 kilo fix ne bi eksik ne bi fazla
  8. bir belgeselde izlemiştim. böyle bir şey yokmuş. iki denek alıp on gün bir ay vs izlemişlerdi. beslenme alışkanlıklarını takip eden belgeselciler çok yiyor ama kilo almıyor tipi insanların aslında az yediklerini - neye göre- harcadıkları enerjiye göre az yediklerini tespit etmişlerdi.
    yani ben demiyorum ama belgeseli hazırlayanlar bunu iki insan üzerinden anlatmışlardı.
    kısacası; su içsem yarıyor; bir şehir efsanesi.
  9. telefon hafızasını bilumum diyet takip programlarıyla doldurur yine de o 5 kiloyu kabul ettiremez vücuda.