1. her târı birer mâr oluyor gene-i hüsnünde
    hâk-ı der-i dildârdan ayrılma ölünce

    fitnat .
    ---
    sonsuza dek daha küçük kadrajlara bölünerek
    ilerleyen bir aynanın kendi sabit merkezine
    doğru yaptığı iç yolculukta geride bıraktığı
    tek şey
    bir jet uçağının sesi
    cıhar-ı yek
    çocukken çizilen renkli patates mühürleri gibi
    ah evet şimdi o çocukluğun ay-ışıklı gecelerinde
    olduğu gibi dantel yapraklı selvi ağaçlarının
    serin nefti yapraklarına gözümüz takıldığında
    zeytin ağaçlarının sesini duyar gibi olduğumuz
    yani onlar cırcır böceklerinin eşliğinde
    serin akşam şarkılarına başladığında
    akşam sefaları gecenin getireceği
    binbir kötülükten ürkerek eve yani
    kendilerine doğru bir yolculuğa çıktıklarında
    arazöz geçtikten sonra
    dış kapı önlerine su döküldüğünde
    kurabiyeleri bir an evvel karabilmek için
    büyük bir ciddiyet ve sabırsızlıkla
    ev ödevlerine oturulduğunda
    bir taşra gelini duvağı ile birlikte
    motosikletin arkasına oturtulduğunda
    sevgilim
    will you come stepping out with me?


    -------
    tek gözle araba kullanıyorsun.