-
attila ilhan;
deli asaf
şekviranlı köyünden kamyonlar gelir geçer
lastikleri ısınmış, toza kesmiş camları
kavakların altında selama durur saf saf
şekviran ahalisi uzun dağ adamları
şekviranlı köyünden kamyonlar gelir geçer
lastikleri ısınmış, toza kesmiş camları
dağların yürüdüğü sıklet yaz akşamları
ana avrat düz gider toza dumana karşı
kamyonlar dursun ister el eder deli asaf
şekviranlı köyünden kamyonlar gelir geçer
erkek incirde yemiş,kara şoförde insaf
ana avrat düz gider toza dumana karşı
bıyıkları çitlembik bakışları bir tuhaf
kamyonlar dursun ister el eder deli asaf
şekviranlı köyünde bahar mı ki, yaz mı ki
rahmet iner kamyonun fenerleri ıslanır
izmir derler bir şehir uzakta bir yer imiş
etrafı bağlık bahçelik içinde üzüm işlenir
deli asaf dediğin bir rüzgarda toz mu ki
rahmet iner, yol uzar, karşı dağlar puslanır
kamyonlar gelir geçer, fenerleri ıslanır
şekviranlı köyünden yola düşmüş piyade
hey gidi deli asaf, ne bir mektup ne haber
izmir derler bir şehir uzakta bir yer imiş
üstünde parça parça kara bulutlar gezer
sonra gidiş o gidiş elli kuruş kesede
rivayet ölesiymiş, gurbet ölümden beter
hey gidi deli asaf, ne bir mektup ne haber
şekviranlı köyünden kamyonlar gelir geçer
lastikleri ısınmış, toza kesmiş camları
tepeleme kum çeker, taş çeker, kömür çeker
dağların yürüdüğü sıklet yaz akşamları
lastikleri ısınmış, toza kesmiş camları
(bkz: copy pasta değil alınteri)
(bkz: uzun hava) , (bkz: deli asaf) , (bkz: derecik viran)
https://www.youtube.com/watch?v=wOfVF6JyEyY