1. ülke topraklarında yetişmiş en iyi gitaristlerden biri. gençlik yıllarında ve hala daha attığı sololar buna örnektir. gitaristliğinin yanında çok da iyi bir söz yazarı ve prodüktördür. şöyle ufak bir hayatını anlatıp sonra güzel güzel yorumlayayım.

    öncesinde elbette çaldığı takıldığı başka gruplar vardır ama profesyonelliğe adım atması üniversiteden yakın arkadaşı olan tarkan gözübüyük'ün onu pentagram'a davet etmesiyle başlamış. verdiği bir röportajda o zamanlar için "benim için çalınması imkansız, çok hızlı ve iyi şeyler çalıyorlardı. katılmayı çok istediğimi ama o şarkıları çalacak seviyede olmadığımı söyledim. sonra bana süre tanıdılar. bir sene boyunca steve vai başta olmak üzere herkesin takdir ettiği büyük gitaristlerin şarkılarını çalıştım, antrenmanlar yaptım. sonrasında gruba katıldım." diye bahsetmişti. gruba girerken planları neydi, nerelere çıkmayı hedefliyordu bilinmez ama birlikte ilk çıkarttıkları albüm kesinlikle arşivlikti. henüz 20 yaşında olmasına rağmen öylesine yaratıcı ve insanı etkileyen sololar yazmak pek de kolay bir iş değil (secret missille'ın giriş solosu bile dünyalara bedel). sonrasında amerika'ya vokal ve elektro gitar üzerine eğitim almak için gitti. ülkeye döndükten sonra (bu arada yerine metin türkcan geçiyor ve vokalde de ogün sanlısoy yerine murat ilkan geliyor) grupla albüm hazırlıklarına başladılar. yaptıkları albüm türkiye'de en çok satan metal albümü oldu. ardından çıktıkları türkiye turnesi ve harbiyedeki konser'in çıkan dvdsi hem pentagram'ın hem de demir demirkan'ın ününe ün kattı (albümde back vokallik yapan ve bu konsere davet edilen sertap erener'in seyirler tarafından "popçular dışarı" diye tezahüratlara maruz kalması, birkaç sene sonra ise birlikte olmaları birazcık tuhaf bir durum). sonrasında gitaristlik yapmaktansa yapımcılık ve prodüktörlük yapmak istediğini belirterek pentagram'dan ayrıldı. dizi/film müzikleri yaptı, şebnem ferah'ın sertep erener'in albümlerine katkıda bulundu. ama çok da uzak kalamadı piyasadan. kendi albümünü çıkarttı. kısa süre içinde ülkenin en sevilen rock vokallerinden biri oldu. hala daha hem prodüktörlüğe hem de kendi solo kariyerine devam ediyor. ayrıca alman markası olan schecter tarafından da adına signature gitar üretildi.

    ve yorum zamanı. bahsettiğim gibi trail blazer albümünde genç yaşına göre efsane soloları vardı. sonrasında anatolia'da şaha kalktı adeta. tremolo kolunu öyle güzel kullanıp öyle güzel tonlar yazdıktan sonra yaratıcılık da üst seviyelerde olunca muhteşem üçlü oluyor. solo kariyerinde ise ilk zamanlar gerçekten mükemmeldi. kahpe, gitti gider, nafile, rüzgar, zaferlerim gibi hala daha dinlemeye doyamadığım bir çok şarkısı var. ama son zamanları biraz sıradanlaştı gibi. tekrara düşüyor gibi geliyor bana bilmiyorum. ama o eski zamanlarının hatrına hala dinlerim. iyi gitaristliğinden hiçbir şey kaybetmedi ama yaratıcılık azcık düştü gibi. neyse olur öyle şeyler. kral adamdır demir.

    edit: ekleme

    ekleme: yine bir röportajında, pentagramdan ayrıldıktan sonra yaptığı müziğin neden pentagram yıllarındaki kadar sert olmadığını da şöyle özetliyordu:"ben zaten pentagram'a katılmadan önce hep şu an yaptığım tarzda şarkılar dinlerdim ve bu tarz şarkılar yapmak isterdim. pentagram'a katılışım dostum tarkan'ın ricası üzerine olmuştu. o da sevdiğim bir tarzdı ama asıl yapmak istediğim tarz müzik zaten buydu. yani tarzımda sonradan bir yumuşama olmadı."
    jimi