1. faruk bildirici "siluetini sevdiğimin türkiyesi"nde 70'li yıllarda aitia'da görev yapan genç bir asistandan bahseder. memleketinden gelirken portakal kasalarına sakladığı emanetleri ankara'da kimlere hangi amaçla ulaştırdığını anlatır. 99 seçimleri sonrasında koalisyon tartışmaları sürerken rahşan ecevit, bu emanetleri kimlerin nerelerde kullandığını hatırlatacak, görüşmelerde gerginlik yaşanacak, ancak bu durum koalisyonun kurulmasını engellemeyecektir.

    ayrıca (bkz: http://youreads.net/yorum/29677)
    mutlu
  2. ozumm
  3. başkanlık sitemi referandumunda evet oyu kullanacağını açıklayarak tüm ülkeyi şaşırtmıştır.

    şaka yahu bu adamın zaten savunduğu idoloji, her zaman için "güçlü kimse yanına yaklaş" politikasından ibarettir.

    alın size taptaze link
  4. hani bilimkurgu filmlerinde birinin kafasına çip takılır ve o çip sayesinde olmadığı birine dönüşür o kişi, bu şahsiyette artık öyle bir hal almış durumda. aksi taktirde, hiçbir makam, mevkinin şu lafları edecek noktaya gelmesine akıl, sır erdiremiyorum:

    "trump’ın 7 müslüman ülkeyi hedef alan sorunlu kararnamesi, almanya başbakanı’nın islam'la terörizmi yan yana getiren gafletli lafı son derece sorunludur. bu kadar sorun içinde devlet gücü olmadığı, seri kararlar alamadığı müddetçe türkiye’nin 1923 ruhuyla devamı bu şartlar altında mümkün değildir. ekonomideki durgunluk ciddi boyutlarda, dövizdeki fren tutmayan artışlar vatandaşımızı hedef almaktadır. türkiye varlık fonu’na bazı kurum ve kuruluşların devri de önemli hal almıştır."

    kaynak
  5. kendisinin yerinde olduğum bir dönem var, 7 sene sınıf başkanı seçilmişim 8. sene ivme ters döndü yıprandığımı düşünüp koltuğu bıraktım. Koltuk gerçekten çok tehlikelidir, özvüveni tavan yaptırır; anekdot; kısa bir paragraf açayım rating düşmesin, çok çok mini özet geçicem;

    İlkokul üç'teyim mevsim sonbahar; sınıfın en güzel kızı alev, ersin'i mi sevsin hüseyin'i mi sevsin üzerinde bir oylama var. Bir kız kimi sevmeli diye sınıfa sormak kimin aklına gelmiş bilmiyorum. Alev'in hür iradesi yok mu meçhul. sınıfa adamlarımla girdim. saçım amerikan traşı adeta kuzey kore başkanı gibiyim, kimisi bu traşa amerikan traşı diyor, kimi tavuk götü, kimi ördek poposu, kimi alabulus...

    seçim ve sandığı görünce noluyor burda dedim? başkanım " alev ersinle mi flörtöz hüseyinle mi çıkcak sınıfa sorduk" . O sıra alev'e baktım.. alev sarışın masmavi gözleriyle beni bu ikisinden kurtar başkan diye yarı tebessüm beni süzüyor. Alev merak etme sen bendesin dedim. sandığıbaştan ayarlayın dedim alev'i beğeniyorum seçime ben de gircem. hüseyin denen zerzopp abi tamam senin seçime girdiğin yerde boynum kıldan ince dedi çekildi. Ersin biraz artis, ersinle oylamaya girdik ve seçimi kazandım. Aradan yıllar geçti darbeler gördüm geçirdim ancak gel zaman git zaman gücümün azaldığını hissettim ve clinton gibi makul bir dönemde bırakıp köşeme çekildim. Sandık egosunu hissederken lüzumsuz koktuk işgalini hiç anlayamadım.

    Gelelim bahçeliye bahçeli tehdit yiyor mu bilemem ama
    emsal gördüğüm irfan değirmenci hayır dedi çekildi köşesine adam hayatının en mutlu günlerini yaşıyor, adeta üzerinden bir baskı kalkmış mutlu mesut çekmiş deri ceketi kıtmış prangaları fotoğraf çok şey anlatıyor
    http://i.hizliresim.com/ZZjOqa.jpg

    dönelim devlet bahçeliye prangalar var diye bir ülkenin kaderiyle bu kadar oynanır mıydı? Çekil bir köşeye at oltanı datça'dan yer yer akyaka'ya gel, kelebekler vadisini gez, hoşgörülü ol emin ol şu durum mevcut koltuktan çok daha mutlu olacaksın.
    Tarihin yazdığını güngelir okuyacak olursan aynayabakacak kudreti kendindebulamayacaksın bay başkan...