1. (bkz: http://www.evrimagaci.org/fotograf/35/8740) İnsanlar Dünya'mızın düz olmadığını yaklaşık olarak bin yıldır bilmektedirler ancak günümüzde hala düz olmadığını gösterebilmek için yeni metotlar geliştirmeye çalışıyoruz. Elbette ki uzay yolculukları başlayıp da herkes kendi gözleriyle görmeye, sosyal medyada paylaşmaya başladıkça, Dünya'nın düz olduğunu iddia eden gerici fikirler tamamen ortadan kalkacaktır. Ancak şimdilik, "Düz Dünya Görüşü" gibi sahtebilim tipleri, özellikle de bilgisiz ünlülerin etkisiyle halk arasında yayılmaktadır. Örneğin rap sanatçısı B.o.B.'nin Twitter üzerinden bu konuda tartışmalara yol açan, en temel bilimsel gerçeklerle bile çelişen yazılar paylaşması gibi... Yazının amacı her ne kadar Düz Dünya fikirlerini eleştirmek amacıyla yazılmış olsa bile, bir yandan da Dünya'nın nasıl düz olmadığından emin olduğumuzu göstermenin önemli olduğunu düşündük.

    Peki dünya neden düz olamaz?

    1-)Dünya'nın Ay Üzerindeki Gölgesine Bir Bakın!

    Artık 21. yüzyılda yaşayan insanlar olarak Ay'ımızın peynirden yapılmadığını veya antik atalarımızın sandığı gibi bir "tanrı" olmadığını biliyoruz. Antik Yunan zamanlarında gezegenimizle yakından ilgilenen Aristo (MÖ 384-322), Ay tutulmaları sırasında ilginç bir şeyle karşılaşmıştı. Bildiğiniz üzere Ay tutulmalarında Dünya'mız Güneş ile Ay'ın arasında yer aldığı durumda yaşanan bir fenomendir. Ay'ın yüzeyindeki karanlık yüzey aslında Dünya'mızın Ay'ın üzerindeki gölgesidir. Bu da Dünya'mızın eğriliğini güzelce ortaya koyan nice kanıtlardan sadece bir tanesidir.

    2-)Denizdeki Gemiler ve Ufuk

    Bu, her birimizin ilkokul düzeyinde öğrendiği bir gerçektir. Ve bu yolla Dünya'nın yuvarlaklığını ispatlamak çok kolaydır! Eğer denize yakın bir yerde, ufka dikkatli bir şekilde baktıysanız, ufuktaki geminin birdenbire, bir bütün olarak ortaya çıkmadığını görürsünüz. Sanki denizin içinden yükseliyormuş gibi görülmektedir. Düz bir Dünya'da uzaktaki bir obje birden görünür olurdu, ancak durumun böyle olmadığını açıkça görebiliyoruz!

    3-)Değişen Yıldız Takımları

    Bu gözlemi ilk kez Aristo yapmıştı. Ekvator'dan uzaklaştıkça takım yıldızların değiştiğine bakarak Dünya'nın yuvarlak olduğu çıkarımında bulunmuştu. Mısır'a olan yolculuğundan dönüş yaparken, Aristo "Mısır ve Kıbrıs'ta kuzey bölgelerde görülmeyen yıldızlar görülmektedir" demiştir. Bu fenomen ancak ve ancak insanlar yuvarlak bir yüzeyde yaşıyorlar ise görülebilecek bir şeydir. Ekvatordan giderek uzaklaştığınızda, bilinen takımyıldızları da bir o kadar ufuk çizgisine doğru gidecektir ve yerlerine yeni yıldızlar görülecektir. Eğer ki Dünya düz olsaydı, Dünya üzerindeki her bir noktadan birebir aynı gökyüzünü görürdük. Çünkü yıldızlar, Dünya'nın genişliğine göre çok ama çok uzaktadır. Fakat gökyüzü desenlerinde bu kadar engin farklılıklar olması yalnızca Dünya'nın yuvarlak olmasıyla açıklanabilir.

    4-)Çubuklar ve Gölgeler

    Güneşli bir günde yere iki benzer çubuk yerleştirdiğinizi bir düşünün. Eğer Dünya düz olsaydı o zaman iki farklı yerde bulunan çubukların, birbirlerinden ne kadar uzak olurlarsa olsunlar, gölgeleri birebir aynı uzunlukta olurlardı. Aksine, birbirinden birkaç kilometre uzaklıkta, birebir aynı şekil, doğrultu ve yönelimdeki iki çubuk arasında bile birbirinden farklı uzunluklarda iki gölgeyle karşılaşıyoruz. Bu da, Dünya'nın düz olmadığını göstermektedir; çünkü Dünya düz olsaydı, Güneş ile Dünya arasındaki mesafe, iki çubuk arasındaki mesafeden yüz binlerce kat fazla olacağı için herhangi bir gölge uzunluğu farkı göremezdik. Eratosthenes (MÖ 276-194) aynı prensibi gezegenimizin çevresini hesaplayabilmek için kullanmıştı!

    5-)Daha Yüksekten, Daha Ötesini Görebilirsiniz!

    Bir arazide durduğunuzu hayal edin. Elinize bir dürbün aldınız ve ileriye baktınız. Daha ötesini görebilmek için daha da yükseklere tırmanırsınız. Ufuktaki gemi aklınıza gelsin, ancak bu sefer gün-batımını bir düşünün. Sahilde uzanırken Güneş batıyor ve birden kayboluyor. O esnada doğru yüksekliğe, zamanında çıkarsanız, gün-batımını tekrar izleyebilirsiniz! Düz bir Dünya'da böyle bir şey mümkün değildir.

    6-)Daha Yüksekten, Daha Ötesini Görebilirsiniz!

    Bir arazide durduğunuzu hayal edin. Elinize bir dürbün aldınız ve ileriye baktınız. Daha ötesini görebilmek için daha da yükseklere tırmanırsınız. Ufuktaki gemi aklınıza gelsin, ancak bu sefer gün-batımını bir düşünün. Sahilde uzanırken Güneş batıyor ve birden kayboluyor. O esnada doğru yüksekliğe, zamanında çıkarsanız, gün-batımını tekrar izleyebilirsiniz! Düz bir Dünya'da böyle bir şey mümkün değildir.

    7-)Farklı Saat-Dilimlerinin Var Olması

    Size basit bir soru: Çin'de, ABD'de ve Türkiye'de şu an saat aynı mıdır? New York'ta saat 12:00 iken Güneş gökyüzünün tam ortasında bulunurken, Beijing'de saat 24:00'ı göstermektedir ve Güneş hiçbir yerde görülmemektedir. Farklı zaman dilimlerin var olma sebebi Güneş'in Dünya'nın bir tarafını aydınlatırken diğer tarafın karanlık kalmasından dolayıdır, bu da şekli yüzündendir. Düz bir Dünya'da Güneş bir spot ışığı gibi görünürdü ve doğup batana kadar Doğudan Batıya kadar herkes onu görebilirdi. Bir tabağı alıp, aydınlık bir odanın içerisinde nereye götürürseniz götürün, üstte kalan ve tavandaki avizeye bakan tarafı her zaman aydınlık, öteki tarafı her zaman karanlık olurdu. Dünya'da ise böyle bir durum söz konusu değildir!

    8-)Çekim Kuvvetinin Merkezi

    Bir kürenin kütle merkezi, kürenin tam merkezinde bulunmaktadır. Bu da kütle çekimin sizi yüzeyin neresinde olursanız olun kürenin merkezine doğru çekeceği anlamına gelmektedir. Ancak düz bir Dünya'da yaşasaydık ve kütle merkezi yine merkezde olmak zorunda olduğu için, kenarlara doğru gittikçe üzerinizdeki kütle çekimi giderek artacaktır!

    Bir koşuya çıktığınızı düşünün. Düz bir yolda hiç durmadan Dünya'nın kenarına ulaşana kadar koştuğunuzu hayal edin. Üzerinizdeki çekim kuvveti öyle artacaktır ki, düz bir yolda koştuğunuz halde sanki eğimi giderek artan bir yokuşu çıkıyormuş gibi hissedeceksiniz. Ancak gerçekte işlerin böyle olmadığını biliyoruz. Bir elma Türkiye'de nasıl düşüyorsa, Avustralya'da da aynı şekilde düşmektedir. Bunun tek açıklaması Dünya'nın küresel olmasıdır.

    9-)Uzaydan Fotoğraflar

    Son 60 senedir uzaya bir sürü uydu ve insan gönderdik. Bunların bazıları geri döndü ve bazıları hala Güneş sistemimizin bir yerlerinde geziniyor. Uzaya dair birbirinden muhteşem fotoğraflar iletiyorlar ve özellikle gezegenimize dair nefes kesici görüntülerinde şunu bariz bir şekilde görebiliyoruz ki, Dünya düz değildir! Uluslararası Uzay İstasyonundan çekilen görüntülere bakmanız bile yeterli olacaktır

    10-)Yüksek İrtifa Balonları

    Bazı komplocular yüksek irtifa balonlarına kameralar bağlayıp Dünya'nın düz olduğunu göstermeyi amaçlamışlardır. Ancak burada bir göz yanılgısı mevcuttur. Büyük Hadron Çarpıştırıcısı'nı bir düşünün, yaklaşık olarak 27 kilometrelik bir tünelin çevresinde dönmektedir. Eğer ki bu çarpıştırıcıya ait fotoğraflara bakacak olursanız, ne kadar uzağa bakarsanız bakın çarpıştırıcı sanki tamamen düzmüş gibi görünecektir. Fakat yeterince dikkatli bakacak olursanız, tünelin ucunda bir yerlerde, bir noktadan sonra bir yöne doğru kıvrılmaya başladığını algılayabileceksinizdir. Bu göz yanılgısının sebebi, kıvrılma yarıçapının, sizinle cisim arasındaki mesafeye göre aşırı büyük olmasındandır. Bir diğer deyişle, kıvrılan devasa cisme çok yakınsınızdır! Bunu çözmenin yolu, ondan yeterince uzaklaşmaktır (veya daha önceden izah ettiğimiz dolaylı yöntemlere başvurmaktır).

    Yüksek irtifa balonuyla gözlemlenen Dünya'nın çevresi 27 kilometre değil, tam olarak 40,075 kilometredir! Yani çarpıştırıcının 1484 katıdır! Dolayısıyla Dünya'nın yuvarlaklığını tam olarak fotoğraflayabilmek için, yüksek irtifa balonundan çok daha fazlasına ihtiyacınız vardır. Bu yüzden Dünya'nın yuvarlak oluşunu yakın bir yükseklikten belli bir açıya kadar çekebilen bir kameradan anlayabilmeniz zordur. Ancak basit bir hesapla kayıtlardan her iki taraftan iki nokta seçip aralarındaki farkı hesaplayarak Dünya'nın eğriliğini (İng: curvature) hesaplayabilirsiniz.


    Kaynak: ÇMB (Evrim Ağacı