• izledim
    • izliyorum
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.83)
ezel
ömer, babasının atölyesinde çalışarak sade bir hayat içerisinde yaşamını sürdüren bir gençtir. askerlik dönüşü sevgilisi eyşan ile evlenmeyi planlamaktadır. fakat kendisini bir anda cinayetten hapiste bulunca hayatı allak bullak olur. hapisteyken tanıştığı ramiz dayı, ikinci babası olur.

ömer kimliğini saklayarak, bir dizi estetik operasyon sonrası ezel'e dönüşür. hapishaneden çıktıktan sonra kendisine oyun oynandığına inanarak intikam için eyşan'ın, en iyi arkadaşı cengiz'in ve abisi bildiği ali’nin peşine düşer... aşk, güç, para, mafya entrikaları hayatlarının bir parçasına dönüşürken, her biri intikamdan beslenir...


  1. bu diziyi babam izlerdi. ben de üstten üstten off türk dizileri nasıl izleniyor abii diyip eziklerdim. sadece türk dizisi diye ön yargımdan oturup 5 dakika bile bakmadım. aradan yıllar geçti büyüdüm ettim sağdan soldan çok duyum aldım dedim bir bakayım. ilk bölümün henüz ilk dakikalarında konusu beni aldı ve bitene kadar bırakmayacak.

    şimdi ev arkadaşlarımla beraber evin farklı odalarından teffoooo, kerpeten alliii sesleri yükseliyor. 3 ümüz beraber izleme kararı alarak başladık ancak dizideki herkesin herkesi satması misali sözümüze sadık kalamadık hepimiz farklı bölümlerdeyiz. bazı zamanlar 10 kişi toplanıp ezel günleri düzenliyoruz.

    bi dizi işte belki de biz fazla abartıyoruz diyeceğim ama herkesin çok zengin fakirin bile ortalamadan zengin olduğu yurdum dizileri arasında ursula guin, halil cibran alıntıları yapan bir dizi olması ister istemeden abartmama neden oluyor. abartıyorum diyeceğim ama diziye kendini kaptırınca bir çok şeyi sorgularken buluyorsun kendini, beyin jimnastiği yaptırıyor resmen.

    demem o ki izlemeyen izlesin,pişman olmaz. en azından ters köşe nedir?in cevabını öğrenirsiniz.
  2. leyla ile mecnun ile türk dizi tarihinin en başarılı dizileri sıralamasında başı çeken dizi.
  3. açık ara en iyi türk dizisi olduğunu düşünüyorum. kurgusu, kadrosu, oyunculuklar, hikaye hepsi çok güzeldi.

    ayrıca youtube'da sadece ramiz dayı'nın hikayeleri montajlanarak bambaşka bir dizi haline getirilmiş. kaldı ki bu çalışma dizinin kendisinden de güzel olmuş.
    abi
  4. senaryonun en sağlam olduğu yerli dizilerden birisiydi. oyunculuklar ve diyaloglar sırıtmıyordu (tamam tamam, istisnalar hariç).

    dayısı, ezel'i, eyşan'ı falan filan hepsi hikaye. bu dizide bir tefo vardı. ah, bu dizide bir tefo vardı. sarp akkaya hepimizi mahvetmişti.

    çok kişisel bir yorum oldu bu; ama tefo alemin kralıdır. olsun o kadar.
  5. en başarılı türk dizilerinden biri olduğunu düşünüyorum.

    tabi bunda kesinlikle oyuncu kadrosunun etkisi büyük. bkz: tuncel kurtiz, kenan imirzalıoğlu, haluk bilginer vs.
    sadece ramiz dayının hikayeleri bile diziden ayrı dinlenmeye değer. ama çekim hataları çok fazla. mesela 97deki flashbacklerde 2001 model bir araba vardı.
    kup
  6. sene 1971 dayı istanbul'a adım atar. sadece ramiz karaeskiyi canlandıran ufuk bayraktarı izleyin. farkı hissedin
  7. üniversiteye gittiğim ilk sene bağımlı olmuşçasına günde en az 2 bölüm izlediğim harika dizi. diziye bağımlı olma sebebim şüphesiz tuncel kurtiz. bazı bölümlerde kendi hayatınıza dair özeleştiri yaptırabilme özelliği ve hayatta kimseye güvenmemeniz gerektiğini öğretmesiyle türk dizi tarihi için mihenk taşlarından biri olduğunu düşünüyorum.
  8. türk dizi tarihi hakkında kapsayıcı bir bilgi birikimim olmadığından o denli bir iddiada bulunmam pek mümkün olmasa da en azından zirveye yakın olacağı kanısında olduğum; şahsım adına ise 2010 sonrasında leyla ile mecnun ile beraber izlediğim en iyi yerli dizi olduğunu gönül rahatlığıyla ifade edebileceğim, her yerinden özveri ve tecrübe fışkıran bir sanat eseridir.
  9. hemen her türk dizisinde olan, fakat çok azında anılan bir lanetten, "aşırı uzun bölüm süresinden" acı çekmiş güzel dizi. temel kurgusu alıntı deniyordu, fakat yine de oyuncuları, oyunculukları ve senaryosu gayet güzeldi. ben bir yerden sonra o kadar saat dizi izlemeye tahammül edemez oldum, herkesin şairane konuşmaya başlaması da biraz sinirimi bozdu, bıraktım, sonra olayların bitimini yakalamak için tekrar başladım.

    yine de çoğu dizimizden daha kaliteli buluyorum. genel anlamda da "bazı uzatmaları çıkarsak" çok iyi bir dizi diyebilirim.
  10. meşhur bir sahnesinde eleman dayı manavın önündeyken yanına gider ve elini bir meyveye atar dayı "o yaramaz" der. sonra aralarında çiçek abbas'tan bozma bir sürtüşme yaşanır. sahnenin devamında dayı atar yapmak maksatlı vecizesini patlatır "bilemem kardeş, meyvayı soymadan içinden ne çıkıcak bilemem" der. bunu söylerken de önce bir kaşını sonra diğer kaşını kaldırır. ulan madem soymadan ne çıkacağını bilmiyorsun, neden adamın elini attığı portakalı "o yaramaz" diye ezikliyorsun. ben çok üzüldüm o portakala.