1. dünya eşitlikçi ayağı yapan bir diktatörden daha kurtulmuştur. darısı diğerler sosyalizm zulmüne uğramış halkların başına.
  2. umutsuzluga dustugumuz anda varligi ile umut asilayan sembol insan-di.

    dunyanin obur ucunda az cok benim gibi dusunen ve dusunduklerini hayata gecirebilmis bir halk var. iste fidel castro bu yuzden onemli benim icin.
  3. 25 kasım 2016 22.29'da hayatını kaybetmiş olan küba devriminin lideri devrimci. öldükten sonra yakılmayı vasiyet etmiş.

    böylece bir devrin daha kapanışına tanıklık etmiş oluyoruz.
  4. yeni bir çağa ölümüyle beraber bizi baş başa bırakmıştır. küresel kapitalizm ve neoliberal politikaların baş gösterdiği şu zamanda; ondan ve devrimci düşüncelerinden gittikçe uzaklaşan dünyanın katlanılmaz olacağını düşünüyorum.

    biz geride bıraktığı güzel insanların düşünceleri ile var olacağız.
  5. ölümüyle tüm dünyadaki faşizm uşaklarını sevindiren lider olmuştur.

    adam artık zamanında nasıl geçirdiyse bu adamlara.

    yöntemleri eleştiriir orası ayrı da, kendisi küba'yı amerika'nın kucağından kurtarmıştır. sırf bu sebepten ötürü bile saygı duyarım kendisine.

    ama hristiyanlara ayıp etmiştir kendisi biraz. o konuda kırgınım kendisine.
  6. 32 yıl hüküm sürmüş sonrada tahtını kardeşine devretmiş sözde devrimci.

    devrim yaptıktan sonra 32 yıl boyunca totaliter yönetim kurmak neyin kafası diye sormak istiyorum solcu arkadaşlara.
  7. castro bile öldü, malum adam ölmedi...
  8. eheh lisede duble muhafazakar, akp sevdalısı bir sınıf arkadaşım vardı. büyük bir tuvalle röprodüksiyon çalışması yapacaktı. bitirmek için 2 metrelik tuvali hafta sonları evine kadar götürüyordu, evden getiriyordu, ortalarda çekirdek taşıyan karınca misali dolaşıyordu.

    neyse bir gün bunların atölyeye gittim. resmini bitirmiş, 100 almış, hatta hoca duvara asmış.

    hem tuvalin büyüklüğünden hem de çalışmanın rengarenkliğinden tam olarak ne çizdiğini anlamak için biraz uzaklaşıp bakmak gerekiyordu. bu yüzden daha önce ne çizdiğini fark etmemiştim ama şimdi duvara asılınca, tam karşımda 2 metrelik, kocaman bir fidel castro portresi duruyordu. şoktan neredeyse istavroz çıkartacaktım. hayır, çünkü onu oraya asan hoca da komünizm, devrim falan duysa etrafa kustal su fışkırtacak türden birisi.

    içimde manevi fırtınalar kopartıp, "demek ki her kalbe girdin be reis !" diyip bir puro yakacaktım fakat onun yerine kıza "sen bunun kim olduğunu biliyor musun ?" diye sordum. tabi ki bilmiyormuş. internette bulduğu rengarenk yüzlü, cigarasını tüttüren adamı beğenip çizmiş işte.
    kim olduğunu anlattım, dedim bu adam kübalı marksist devrimci. inanmadı. " nayırrr nolamaz, nolamaz !!" mekanizmasıyle onu yan yana bırakıp gittim. benden sonra araştırmış, fotoğrafları kıyaslamış gerçekten de fidel castro olduğuna emin olmuş. "en sevdiğim tablomdu" dedi.

    zaten her şeye dudak büken, hep ortamı bozan bu kıza gıcıktım. bunu benden öğrenmesi pek hoş oldu . gönül, hocaya da salça olup "hocam bunu buraya asmışsınız ama kim biliyor musunuz?" demeyi isterdi fakat adam solu duyunca gümüş çatal fırlatıyor. o yüzden aza kanaat ettim.
  9. tek saate güvenmediği için çift saat kullanırdı. cia tarafından öldürülemeyip 600 defa öldü haberi yayınlanmıştır. bugün küba halen ayaktaysa garbaçov gibi bir haine güvenmediği içindir. literatüre "küba tipi" kavramını kazandıranlardandır.
  10. keyifli uykular komandante.