• youreads puanı (9.00)


  1. sosyal yaşamlarında belki sevgi doludurlar, aileleri, sevgilileri, arkadaşları vardır. belki iyi yürekli ve samimi de olabiliyorlardır. ama benim gördüğüm, dışarıya yansıtılan tablo hiç iç açıcı değil. aşağılık, aşağılayıcı, densiz. içinde bulunduğu düzene o kadar kapılmış ki kendinin de işçi olduğunu, bu işi beraber yapacağımızı, beraber çalışacağımızı, beraber üreteceğimizi unutmuş. tüm gücün elinde olduğu sanrısıyla kendi yarattığı sanal hükümdarlıkta diktatörcülülük oynuyor. bir süredir aramızda olmayan @drunkard seesheaven istifa ile ilgili bir yorumunda çok güzel tariflemişti bu tipitiplerin içinde bulunduğu yanılgıyı.

    ya içimdekileri bastırıp "profesyonelce" eyvallah çekeceğim ya da içimden geldiği gibi kocaman bir siktir çekeceğim. ancak sükunetimi koruyup, "ofisimde sizleri istemiyorum, lütfen gidin." demek isterdim. musluk suyunu kaynatıp ince bellide sallama çay ikram ettim. gittiler.

    uğurlarken suratımda son derece samimiyetsiz kocaman bir gülümsemeyle talep ettiklerini en kısa zamanda hazırlayacağımı ifade ettim. spesifik bir süre vermeyince çıldırıyorlar. zaman ısrarlarına "allah izin verirse en kısa sürede yollacağım hanımefendi." ile bertaraf ettim, bu sefer daha babacan bir gülücük eşliğinde.

    onları o kadar çok sevmiyorum ki, yapacağım işte yaratıcı olmamı kimse bekleyemez. içimden gelmiyorsunuz. onlarla beraber çalışırsam kendimden taviz vereceğim, onlardan gelecek parayla içeceğim rakı boğazımda düğümlenir.

    şu an yapmak istediğim o kadar çok şey var ki, mesela sizlerin yorumlarını okumak o kadar keyifli ki, onlar için bir çizgi dahi çizmekle harcamayacağım vaktimi. buzuki orhan osman dinleyeceğim mesela, tüm tellerden çıkan sesi ayrı ayrı algılamaya çalışacağım. heybeliada çekimini izleyip aklıma rakıyı düşüreceğim. motora atlayıp karadeniz'e doğru süreceğim. şu an yüzünü biraz da olsa dönmüş güneş eşlik edecek arkamdan. gölgemi takip ederken reddetme ve kapital arzularımı göz ardı etme cesareti verecek bana. hava soğuk biliyorum, ilk bulduğum yerde içeceğim rakı içimi ısıtacak. denizle, yosunla, pötikare masa örtüsünün mavisiyle sohbet edeceğim, beyazını kirleteceğim. gece üstüme düşen yıldıza hallenip evreni düşünürüm belki, bir şeye daha sevgi besleyebilirim.

    istanbul - bulgaristan arasında, civarında gece de konaklayabileceğim yerler bulabileceğim mütevazı bir meyhane öneren youserlara mesajla kalp göndereceğim. limanköy, yalıköy, kıyıköy... dalgaların inlettiği neresi olursa. tayfacılar ve anketçiler dahil hepinizi çok seviyorum. nezdimde huzurlu bir yeriniz var. buradan bakınca hepiniz yazan, okuyan, üreten, şaka yapan, düşünen, arayan, gülen, kızan, küfreden insanlarsınız.

    hadi ben kaçtım. en kısa zaman göreceliğinde görüşmek üzere.