georg trakl

Kimdir?

avusturyalı şair georg trakl, birinci dünya savaşı'nın başladı­ğı yıl krakau’da, bir askeri hastanede, yaşamını -büyük bir olasılıkla kendi eliyle!- noktaladığında, henüz 27 yaşındaydı. ne var ki, başkalarına göre çok erken gelmiş sayılabilecek bu ölüm, trakl için neredeyse geç bile kalmış sayılabilirdi. ilk gençlik yıllarından başlayarak kendini hep "tam olarak doğamamış" ya da “yarı yarıya doğabilmiş” sayan şair, gerçekte orta avrupa’da 1870'lerde başlayan, uzun süre görmezlikten gelinen, ama 1914 yılında, ilk büyük savaşla birlikte mutlak bir yıkımla sonuç­lanan bir sürecin son perdesinde rol alan bilinçli kahramanlarından biriydi. "bilinçli” diyoruz, çünkü trakl’ın kendini tam doğmamış sayması, yaşamı boyunca görünüşte türlü dengesizlikler sergilemesi, uyuşturucuya alışarak bir şeyleri sürekli “unutmaya” ya da “yaşamamaya” çabalaması, gerçekte çok kapsamlı bir çöküşün çok duyarlı bir ruhsal yapıya yansımasının ve bu yansıma sonucu çok köktenci bir hesaplaşmaya girilmesinin somut sonuçlarından başka bir şey değildi.

trakl, düşünceleri ve şiiriyle hep “içinde artık insana yer bulunmayan” bir dünyanın, bütünüyle yozlaşmış bir burjuva düzeninin tanıklığını ve acımasız eleştirmenliğini yaptı. artık inandırı­cılığını yitirmiş din kurumunun etkilerinden kendini bütünüyle kurtaramaması karşısında çıkar yolu, kendini bir tür “günahkâr ermiş” saymakta buldu. gerçekte yıkımına tanık olduğu hiçbir kurumun elinden yakasını belki tam olarak kurtaramadı; fakat görünüşteki eylemsizliği içerisinde -kızkardeşine duyduğu umarsız aşk gibi- somutlaşan eylemleriyle, savaşı hep sürdürdü.

bu savaşın çıkışsızlığını hep bilmekte olması, trakl’ı zamanı­mızın -ya da bütün çöküş dönemlerinin!- tipik trajik kahramanı kılar.

şiirinde kendini geç dönem izlenimciliğinin etkilerinden çabuk kurtaran georg trakl, kısa zamanda almanca şiirde dışavurumculuk akımının en önemli temsilcisi oldu. bu çevrede dışavurumculuk, bir daha hiçbir zaman trakl'ın düzeyine erişemedi. şiir veriminde fransız sembolizminin izlerini de yansıtan trakl'ın etkisi, günümüzde de sürmektedir.

Sonuç bulunamadı.