1. franz kafka'nın güncelerinin birinde saptadığı bir formül. ne demektir ''gerçek yaşamak'' ?
    en basit haliyle ne kendi kendimize ne de başka insanlara yalan söylemeden yaşamak.
    ancak yaptığımız işler başkası tarafından fark edildiği anda fark eden kişinin gözüne hoş görünmeye çalışırız ve bu yüzden yaptığımız hiçbir şey dürüstçe - yani gerçek - olmaz. bizi seyreden insanların arasında onları aklımızdan çıkaramamak, yalanlar içinde yaşamak demektir.

    gerçek yaşamak hafiftir. belki senden çok insan alır, belki sana çok kalp kırdırır ama içinde yalanlar büyütmeni engeller. ve içte kalan her şey zamanla çürür içerde. anlamını yitirirse de bilincinin bir köşesinde seni yormaya devam eder ve seni gerçeğinden - kendinden - uzaklaştırır. evet, insanlar gerçeği istemez genellikle. herkes gerçeğin insanı üzeceğini düşünür ve susar. - sanki gerçeğin bilindiği yaşam deneyimlenmiş gibi karar verir insan - çünkü gerçek yaşamak dışarıdan pek ağır gözükür. yorucu ve korkutucu. ayrıca yaşam bir iki gerçek yaşayanı kolay kolay kabul etmez. onlar diğer insanların gözlerinde hep toplumun huzurunu bozan virüs olarak görünürler. hayatı zorlaştıran, karıştıran, kurcalayan virüsler..

    bu yüzden bu tür yaşamı kabul etmeyen bu dünya'da ''gerçek yaşamak'' her insanın yapacağı şey değildir. ne yazık ki yaşamın kısalığı ve yaşamı yaşama isteği, bizi yaşanan yaşama - ne yazık ki içinde yalanlar olan yaşamdır - iter ve ne yazık ki sadece yalnızlar ''gerçek'' yaşayabilir ama severler mi orasını bilemiyorum.