1. wikipedia der ki, (açabilene)

    gini, bir sıklık dağılımının eşitsizlik miktarı değerlerini ölçer.

    bakın bu katsayı türkiye için de dünya için de çok önemlidir. özellikle günümüzde en dikkate değer olması gereken analiz budur. çünkü kazanda kaynayan kurbağa misali, ekonomik makasın açılıyor olması tek gerçek veridir. demek istediğim şey şu, ekonomik kriz olabilir diyor birisi, çünkü durumlar malum, hayat pahalılığı var vs. fakat bunu derken ekonominin hangi tarafında kriz olduğunu ya da olacağını söylemiyor. gini katsayısı ufakken tepede birileri sıkıştığında kriz oldu diyorduk. mesela bankalar krize girerse herkes krize girmiş sayılıyordu. o ona kredi vermiyordu, bu buna inşaat yapamıyordu, malzemeci batıyordu falan filan.

    geriye gidelim, konu uzun atlamak zorunda kalıyoruz. 2002'de bireysel kredi miktarı 6 milyar tl civarında idi, 2017 de 500 milyar dolar civarında. eskiden krediyi bireysel değil kurumsal kullanırdık ülkecek. ticari sektörlere bağımlı bir bankacılık, bankacılık durumlarına bağımlı bir ticaret esastı. şimdi ise biz devreye girdik, yani halk. biz hem şirketlere hem de bankalara garanti verdik. ülkedeki kredi borçlusu insan sayısı 40 milyon civarında, yani herkes borçlu, herkes faiz ödüyor. geri kalan yaşlı ve veletler. herkes faiz öderse banka batmaz, herkes kredi çekerse tüccar batmaz. herkes bir kere kredi çekerse üst tabakanın cebi aklınıza gelmeyecek kadar dolar. 40 milyon kişi batarsa kriz olmaz, sosyal statü geriler. çalışma saatleri uzar, sanata edebiyata vakit kalmaz, spor yalan olur, 40 milyon köle çalışır çalışır faiz öder, alışveriş yapar, mülk edinemez, mirası üst tabakaya geçirir. üst tabaka en kötü ihtimalde kardan zarar eder.

    yani gini katsayısı büyüdükçe büyür. 1'e iyice yaklaşır. ülkemizde ve dünyada varolan anlaşılmaz problem ekonomik kriz değil gelir dağılımı eşitsizliğinin gün geçtikçe artmasıdır. kapitalizm, bu sefer köleleri de memnun ve razı etmeyi başarmıştır. batan razı çıkan razı bir durum var.
    abi