• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (7.50)
görünmez canavarlar - chuck palahniuk
hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı, yanılsamanın hüküm sürdüğü şu dünyada bize iyi ve doğru olarak dayatılanı değil de, kötü olduğu söylenerek bizden uzak tutulanı tercih etmek ne derece mümkündür? chuck palahniuk, bize yine roman olarak ulaşan bu üçüncü "kimlik krizi"nde, aile ve toplumda var olan genel geçer davranış kalıplarının altında yatan gerçekliği evirip çeviriyor.

genç ve güzel manken shannon mutlu olmak için her şeye sahiptir: parlak bir kariyer, kitlelerin ilgisi, yakışıklı bir sevgili ve yakın bir dost. ancak geçirdiği bir 'kaza' yüzünün yarısını yok ettiğinde, görünmez bir canavara dönüşür. hastanede tanıştığı, ameliyatla kadın olmaya hazırlanan transseksüel brandy alexander, ona geleceğini yaratabilmek için geçmişini silmesi gerektiğini, gerçek keşiflerin hep kaostan çıktığını öğretir. bu süreçte shannon, brandy alexander'la ve kendisini aldatan sevgilisi manus'la bir intikam yolculuğuna çıkacaktır. kişisel ve toplumsal arızaların kol gezdiği, çağdaş bir çorak ülkede çıkılan bu yolculukta üçünün isimleri, kimlikleri ve geçmişleri her şehirde değişirken, okur da görüntüye, yüzeyselliğe odaklanmış bir dünyada aile, sevgili, arkadaş konumundaki insanlarla ilişkilerin sığlığına tanık olur.

palahniuk cinsiyet değiştirme operasyonlarının büyük ölçüde kolaylaştığı ve yaygınlaştığı bir çağda, cinsiyetlerin bile görüntüden ibaret olduğunu vurguluyor. bir yandan güzellik ve kimlik kavramlarına bakarken, tüketim toplumuna ve estetik operasyon kültürüne haşin saldırılar yöneltiyor. üstelik bütün bunları okurunu adeta bir eğlence trenine bindirip baş karakterinin geçmişiyle bugünü arasında dolaştırarak ve şaşırtıcı bir finalle adamakıllı sarsarak yapıyor.(kitap arkası)


  1. şaşırtıcı ve sürükleyici kurgusu ile kendine bağlayan, bir çırpıda okunan bir kitap. fakat fikirler oldukça yüzeysel kalmış. okuyucuya bir şeyler kattığını söylemek zor.
  2. chuck palahniuk'un gösteri peygamberi ve dövüş kulübü kitaplarıyla aynı senede yazdığı, son beş-altı bölümünün nefessiz, afallayarak, 'e yok artık.' diyerek okuduğum; kitap arkasında yazdığı gibi hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı, yanılsamanın hüküm sürdüğü dünyanın muazzam şekilde yansıtılıp, eleştirildiği, elbette yazar abimizin kurgusuyla yine yine yeniden gönüllere taht kurduran; yeraltı edebiyatı ve bilhassa chuck palahniuk seven herkesin okuması gereken kitap.

    bi' dönem kurgusuyla beyaz perde işine de girilmeye çalışılmış fakat yapılamamıştır.

    okurken neredeyse her sayfada altını çizebileceğim yer vardı, lakin yavan gelen birkaç cümleden sonra orijinaline de biraz göz gezdirmemin üzerine ayrıntı yayınları'ndan çıkan çevirisinin yetersiz olduğu kanısına varıp kitabı karalamayı bıraktım. yine de alıntılayacağım yerleri hem türkçe, hem orijinal dilinde vereceğim. velhasıl, yabancı diliniz yeterliyse anadilinde okunması önerilir.

    belki kitabın gidişatıyla ilgili öngörüde bulunulabilecek bir bölümde geçiyordu bu cümle, ama ben zerre tahmin edemedim tabi.

    !---- spoiler ----!

    nothing of me is original. i am the combined effort of everyone i've ever known.

    benim hiçbir şeyim orijinal değil. ben bildiğim tüm insanların ortak çabasıyım.

    kitabın belki de kilit noktası idi:

    “when you understand," brandy says, "that what you're telling is just a story. it isn't happening anymore. when you realize the story
    you're telling is just words, when you can just crumble it up and throw your past in the trashcan, then we'll figure out who you're going to be.”

    "anladığında," diyor brandy, "anlattığın şey bir hikayeden ibaret ve aynı şeyleri bir daha yaşamayacağını, anlattığın hikayenin sadece kelimelerden ibaret olduğunun farkına vardığında, geçmişini bir kağıt gibi buruşturup çöpe atabildiğinde, işte o zaman senin kim olduğuna karar vereceğiz."

    !---- spoiler ----!

    palahniuk abimizden tatlı aforizmalar:

    when we don't know who to hate, we hate ourselves. - kimden nefret edeceğimizi bilmediğimiz zaman, kendimizden nefret ediyoruz.

    only when we eat up this planet will god give us another. we'll be remembered more for what we destroy than what we create. - ancak ve ancak bu gezegeni yiyip bitirdikten sonra tanrı bize yenisini bahşedecek. yarattıklarımızdan çok yok ettiklerimizle hatırlanacağız.

    you spend your entire life becoming god and then you die. - tüm hayatınızı tanrı olmaya adar ve ölürsünüz.
  3. ilginç ve sürükleyici, empati yapamadığım farklı hayatları anlatan, okuduktan sonra karamsarlık bırakan chuck palahniuk kitabı.
    ozee