• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.50)
grzeli nateli dgeebi - nana ekvtimishvili, simon gross
1992 senesinde gürcistan'ın başkenti tiflis'te geçen filmde iki genç kızın büyüme öyküsüne konuk oluyoruz. eka ve natia çocukluktan bu yana arkadaş olan ve lisede okumakta olan iki genç kızdır. her ikisi de ailevi problemlere sahiptir ve yaşadıkları yerdeki toplumsal âdet ve geleneklerin baskısını hissetmeye başlamaları çok sürmemiştir. kıtlıkla mücadele eden bu kentte, okula devam etmek ikisi için de oldukça güçtür. natia, âşık olduğu genç adam yerine kendisine âşık olan biriyle evlenmek zorunda kaldığındaysa işler iyice karışır. natia'nın evliliğine başından beri karşı çıkan ancak elinden bir şey gelmeyen eka ise babasıyla olan sorunlarının yanısıra en yakın arkadaşının başına gelenlerle başetmek zorunda kalacaktır...


  1. gürcüce özgün ismi: grzeli nateli dgeebi, ingilizce ismi: in bloom, türkçe ismi: hayatın baharı

    gürcü sinemacı nana ekvtimishvili'nin simon gross ile birlikte yazıp yönettiği 2013 senesi gürcistan yapımı drama filmidir. ilk gösterimi 63. berlin uluslararası film festivali'nde yapılmıştır ve 2013'ün en çok beğeni toplayan yapımlarından birisidir.

    bkz: imdb'de grzeli nateli dgeebi

    filmde anlatılanlar gürcistan'ın başkenti tiflis'te bir kasabada geçmekte; yıl 1992, sovyetler birliği dağılmıştır ve gürcistan'ın yokluk içerisinde olduğu bir dönemdir. ülkenin bazı yerlerinde iç savaş yaşanmaktadır. eka ve natia aynı okula giden iki yakın arkadaştır. onların merkezinde olduğu bir olay örgüsüyle, dönemin gürcü toplum yapısı, âdetleri, aile yaşantısı ve gürcistan'ın başkentinde orta sınıf bir kasaba yaşantısı anlatılmaktadır. dönemin zorlu koşulları içersinde, henüz çocuk yaştaki eka ve natia'nın hayatını ani gelişmeler beklemektedir.

    her ne kadar filmin merkezindeki ana karakterlerin yaşamını ani gelişmelerin beklediğini söylesek de, olay örgüsü çok hızlı, bol aksiyonlu değildir. filmde sahne değişimleri gerçekten ustaca ayarlanmışlar. bir iki sahne haricinde zaman geçişleri kendisini çok hissettirmiyor.

    filmin en başarılı yönü ise, bence, olayların yoğun bir şekilde dramatize edilmemesinde. filmde geçen acıklı olayları da, sevinçli olayları da yeri geldiğinde hep bir çocuk şaşkınlığı içerisinde izleyebiliyorsunuz. yönetmenin hakkını vermek lâzım.