1. sözlük sistemlerinden aşina olduktan sonra yer yer sosyal hayatta da peydah olmaya başlayan ihtiyaç. polemik yok, sorun yok eksile geç kendi düşünsün. bilim insanlarından çözüm bekliyoruz. metrobüste sıramızı kapanları, kredi kartıyla sigara satınca fark koyan bakkalları, gereksiz dolaştıran taksicileri hep eksilemeliyiz. zülfiyarine dokunmalı hep bunların.
    abi
  2. karşılığını bulamayacak manasız bir girişim olarak eksilemek istediğimiz insanın karşısına dikilip "seni eksiliyorum" diyebiliriz. " sana laflar hazırladım: sen haksızsız ibne. seni eksiliyorum."

    (bkz: akıl)
  3. sözlük dışında konuşarak anlaşma yoluna gidebiliriz. zaten günümüz dünyası insanı yalnızlaştırıyor, konuşmuş oluruz. hem belki problemimizi de çözebiliriz. hatta büyük ihtimalle çözeriz. karşımızda da bizim gibi bir insan var değil mi?

    sözlükte eksilemek herkese laf yetiştirilemeyeceğinden güzel bir uygulama. fikirlerin toplumun bir kesiminde nasıl karşılık buluyor kısmen görmüş oluyorsun. ama eksiyi artıyı fazla önemsemiyorum. aslında önemserim ama zülfiyare dokunanlardan gerek kendi yorumlarıma gerek başkalarının yorumlarına ya da kendimin ve diğer yazarların beğenilen bazı yorumlara bakıyorum da sözlükte yorum oylama biraz pata küte yapılıyor anladığım kadarıyla. ciddi bir değerlendirme yok. benle aynı fikirde değilse direkt eksi ver mantığı var sanırım. gerçi bu da bir şey, bazen o bile yok. adamın biri "günaydın, çay isteyen" yazmış zülfiyare dokunmuş. daha ne diyeyim ben.