-
o kadar ütopik olmayan yalnızca para gereken bir bilimkent(üniversite) tasarısı. ancak şu koşulları sağlaması gerekir yoksa tırt olur:
yalıkavak-gümüşlük-turgutreis arasındaki denize sıfır bir yerde kurulması(yer bulmak için oradaki evleri otelleri yıkacağız)
yapılacak tüm yapıların antik yunan mimarisinde yapılması
bilimkentin betikevinin(üniversitenin kütüphanesinin) koskocaman halikarnas mozolesi biçiminde olması ve içinin dolması
gerçekten ama gerçekten kocaman bir yerleşkenin olması
diğer yerleşkelerin en büyük yerleşkeye çok yakın olması oraya buraya dağılmaması
yapılırken ufak tefek ağaç kesilebilir ancaaak bilimkentin boş olan her santimetrekaresine güzel ağaçlar(çam dikmeyin ulan) dikilmesi
bilimkentin uzun ve ücretsiz kumsalının olması ve o kumsalda büyük ve tek işletmenin(örnek alınacak yer super paradise beach ) olması
yerli yabancı ne kadar nitelikli profesör doçent odur budur getirilinmesi
bilimkente yürüme uzaklığında deniz görüntülü her öğrencinin barınabileceği nitelikte yurtların olması ve yurtların kız-erkek karışık olması(bunların bütünüyle antik yunan mimarisinde olmasa da antik yunan mimarisi ve çağdaş mimari ile bütünleşmiş biçimde tasarlanması)
büyük cevat şakir heykeli, orada burada güzel heykeller olmasını falan saymıyorum bu tür ayrıntılara girersek bitmez bu giri
fen-edebiyat fakültesinin alacağı öğrencilerin yalnızca ösym puanıyla değil merak ilgi ve zeka doğrultusunda alınması
oxford'da bulunan kolej düzeninin olması
asla ve asla öğrenci niteliğinin düşük olmaması
yurtdışından nitelikli öğrencilerin kabul edilmesi
gerekir.
bunlar olursa(tabi çok kapsamlı çalışma olacak eksik olmayacak) yeryüzünün en iyi en güzel bilimkenti olacaktır.
buradan bakınca bir düş gibi görünüyor ancak yeterli parayla ve devlet desteğiyle 10 yıl içinde en iyi bilimkent sıralamasında 1. sıraya oturacağına kuşku olmasın.
haa eğer iki üç sıradan,oradan kısıp buradan kısıp bina yapıp matematik çözmeden matematik bölümüne gidilen dandirik hoptirik üniversitelerden yapacaksanız yapmayın.
sevgiler saygılar... -
bu bilimkente giren öğrencilerin yalnızca bir bölümle ilgili olmayıp her türlü bilimde akademik seviyede olması lazımgelir.platonun "devlet" (bkz: devlet) adlı betiğinde bahsettiği,düşlediği filozofların yönettiği ideal devlet biçiminin yeşermesi için sağlam filozoflar yetiştirme amacı barındırmalı bunu yaparken dünya sosyolojisi ve insan psikolojisini önemsemeli alışılmışın dışında yenilikler getirmeli saf ve kuru özgürlük değil fikri ve akademik özgürlük vadetmeli ezberlerle değil kanıtlarla ilerlemeli vesaire vesaire
masmavi bir bilimkent düşüdür -
bilimkentteki öğrencilerin her türlü bilimde akademik düzeyde olmasına karşı çıktığım bilimkent.
diğer bilimlerdeki temel derslerin alınması ufku genişletmek için gereklidir ancak kendi dalına pek de katkısı olmayacak ilgisiz derslerin alınmasındansa kendi dalındaki özel bir konunun derinlerine inilmesi daha yararlı olacaktır.
okuldaki eğitim dilinin ne olması konusunda görüşleri de bekliyorum.
ayrıca bilimkentte her öğrenciye gerekli ve pratik tıp eğitimi verilmesi ancak bilimkentte tıp fakültesi olmaması taraftarıyım. -
yaşadığımız çağ(her insan için yaşadığı çağ) tüm çağlar arasında teknik olarak bilimsel bakımdan en ileri düzeyde olduğu zaman dilimidir bu bakımdan kümülatif ilerleyen insanlık tarihimiz için ana bilim dallarının hepsini ileri derecede bilmelidir ki hiçbir şey bilmediğinin farkına varıp insanlık için daha iyisini düşlesin ayrıca bu bilimkente öğrencilerin kesinlikle sınavsız girip eleme yoluyla eğitim-öğretim görmesi gerekir (bkz: doğal seçilim) filozof sözcüğünü herkes üstlenemez...
eğitim dili mevzusuna gelirsek ülkemiz bu tür eğitim için cevher olabilir lakin dünyaya açılmamız gerekir çok dilli eğitim-öğretim idealdir.
dünyada iki meslek vardır biri tıp biri hukuktur.
tıp insanları yaşatır;can verir.
hukuk anlaşmazlıkları çözer;hak verir.
bu iki bilim dalı üzerine ayrıca önem verilmelidir.
insan onuruna yakışmayan yaşam yaşam değildir.
genel çerçevesi felsefe olmalıdır. -
bir bilim dalını ileri derecede bilmek, gerekli gereksiz(gereksiz olan bir şey yoktur bir bilimde ancak uygulamada gereği olmayabilir) çoğu şeyi bilmek demektir. karşı çıktığım düşünce ise zamanın değerliliğinden kaynaklanmaktadır: her bilim dalını ileri derecede bilmek büyük bir zaman gerektirir. bunun yerine öğrencinin ana dalı ile ilgili olan ve öğrenciye yeni bir görüş açısı katacak derslerin alınması daha doğrudur.
öğrencilerin bilimkente girişi konusunda doğal seçilim konusu güzel bir düşünce biraz daha açıklanırsa sevinirim.
bilimkente öğrenci alım yöntemi tartışılıp açıklığa kavuşturulmalıdır.