1. sararıp solamazsın
    kök salıp duramazsın
    istesen de yok olamazsın
    toprağında ot biter.
    abi
  2. hissizlik ile karıştırıldığı ve hissizlik ile peyda olan zihin döngüsü. varlığın tekamül ve tekabül etmesi evrelerinden nükseden bu durum, insanın doğa ile olan diyalektik yasası uyarınca mümkün bir şey değildir. insan, uhrevi haberdar metinlerinin verileri olan kutsal metinlere binaen "hiç" olgusu üzerine bâni değildir. semâvi kitaplarda ilk insanın ismi olan "âdem" hem varlık hem de yokluk anlamına gelmektedir. ismin elif harfi ile başlaması varlık, ayn harfi ile başlaması yokluğa işaret etmektedir. fakat varlığın öncesi yokluk ve sonrasında âhir olan olgu varlık şeması üzerine haşır neşir olur. ölümden öte bir cihân ve ahiret inancı olmayan bir birey bile yokluğu ve hiç olmayı içselleştirmemesi ve buna istinaden çürüyen et ve kemiğin toprağa karışım ve döngünün bir filiz ile zuhur ettiğine bilimsel kanıt sürmesi: insanî melekelerin hiç olmayı reddettiği kabul edilir. ahiret inancı, reankarnasyon, samsara, döngü, evrim ve sair içtihat ve önermeler hiçlik mefhumuna antitez olarak düşünce sistemi olmuştur. insan, fıtrat ve yaratılışı hiç olma uzantısı değil, var kalma, var olma, varlık basamakları minvalinedir. hiçsizlik yok hissizlik o ve hissizlik de başka bir mesele. gönül meselelerinde olur ekseriyetle ve hülasa başka bir başlık altında zikrine zihin yoğrulur.