1. "ben hangi kelimeye açsam ağzımı
    ben hangi kelimeyi nereye koysam
    bir sonbahar konaklar sesimde."

    -----

    kimbilir hangi ürkek mevsimi alırsın
    gizlice odalara,
    saçların balkonları terk edeli kimbilir
    ne kadar olmuştur?
    -annene göstermeden aşağı akardı saçların
    kaç kez eksilip çoğalırsın dişlerini fırçalamayı
    ezbere bildiğin günlerde…

    mor bir kedi geceyi sıyırarak geçiyordur
    kuyruğunda teneke yıldızlar
    düşlerinle buluşurken lanetli aynalarda
    söylesene hangi ürkek mevsimi alırsın
    gizlice odalara…

    ne gece yer rüşveti ne ben
    söz! annene söylemem…

    ıı
    yüzüm
    hangi dağa baksam
    içinde öfkelerinden habersiz
    korkunç atlar gezdiren
    bu sessiz, yıldızsız.
    yüzüm
    hangi yola çıksam
    bu yetim avlusu, bu ateş
    bu ağlamaklı şey.

    ııı
    hiç gürbüz
    hiç pembe yanaklı
    sayfalarımız olmadı mı bizim?
    biz hiç mavi kalacak bir mevsime
    çıkmamış mıydık yorgun yokuşlardan
    kışın?

    kendiliğinden gelen sözcüklerin misafirliğini
    ne çok severdin,
    nasılsın…
    bugünlerde ben iyi gibiyim
    yorgun gri kaideler arasında
    hüzünlü bir yeşilim,
    ya sen…
    sen… nasılsın?
    göğsündeki ağrılar nasıl?
    iyi misin?

    ıv
    ben hangi kelimeye açsam ağzımı
    ben hangi kelimeyi nereye koysam
    bir sonbahar konaklar sesimde.

    ben hangi kelimeyle girsem akşama
    ben hangi kelimeyle nereye gitsem
    yokluğunun renginde depremler düşer boynuma.

    ben hangi yaprağın ince hüznüyüm
    sen hangi sersem haydut…