1. grup munzura ait, adina sarki yapilmis turk devrimciliginin ates parcasi.
  2. ibrahim kaypakkaya 1949 yolunda doğan ve 1973 (24 yaşında) yılında ölen türkiye komünist partisi/marksist-leninist'in kurucusu olan bir devrimcidir.
  3. mutlu
  4. mahir çayan, hüseyin cevahir gibi eylemciliğin yanı sıra teoriye önem vermiş ve ufuk açıcı eserler bırakmış devrimci. 68 jenerasyonunda durduğu yer aynı zamanda kemalizm'den kopuşu simgeliyor denebilir.
    pinot
  5. türkiye'de mao'cu hareketinin öncülerinden olan devrimci. mustafa kemal hakkında söyledikleri yüzünden ulusalcı kesim ve milli demokratik devrimci türk sosyalistler tarafından çok sevilmez. günlerce süren işkencelere rağmen arkadaşlarını satmamış ve bu uğurda da ölmüştür.

    (bkz: milli demokratik devrim)
    (bkz: maoculuk)
  6. türkiye solundaki 71 kopuşunun en radikal aktörlerinden biridir. türkiye'de marksizmin politik kimliğinin kurucusudur. kaypakkaya, marksizmin, burjuva uygarlığının şu ya da bu kanadının ilerleticisi değil yıkıcısı olduğunu, burjuva devrimciliğinin değil ezilenlerin devrimci mücadelesinin mirasçısı olduğumuzu göstermiştir. marksizmin devrimci diyalektiğini türkiye’de özgülleştirmiş; evrensel teorik ve konjonktürel devrimci diyalektiğini türkiye’ye taşımıştır. 'bozkır kuruduğu yerden tutuşturularak' kırsaldan yükselecek ve şehirleri kuşatacak bir mücadeleye vurgu yapan keskin duruşu, her yiğit devrimci gibi onu da sistemin karşısındaki tehdit oluşturacak tüm unsurları yok etme refleksiyle karşı karşıya bırakmıştır. dört ay boyunca işkence görmesine rağmen ser verip sır vermemiş, çakmak çakmak bakan mavi gözleri ve kasketiyle direnişin sembolü olmuştur.

    mezarının yapılmasına anıt mezar olmaması koşuluyla izin verilmiştir ve mezarın bulunduğu köye karakol kurulmuştur. mezarını ziyaret eden ve ağıt yakan annesine dava açılmıştır.

    18 mayıs 1973'te katledilişinin üzerinden 43 yıl geçmesine rağmen mezar ziyaretinde üst araması ve kimlik kontrolü yapılması, anma yürüyüşlerine saldırılması, kendisini anan sanatçılara suçu ve suçluyu övmekten dava açılması, katlederek yok edip kurtulacaklarını sandıkları bir devrimcinin devlete verdiği korkunun açık bir kanıtıdır.

    "türkiye'nin geleceği çelikten yoğruluyor, belki biz olmayacağız ama bu çelik aldığı suyu unutmayacak." demiştir kaypakkaya, çelik aldığı suyu unutmadı. anısı mücadelemizde yaşayacak.

    "ölenler dövüşerek öldüler;
    güneşe gömüldüler
    vaktimiz yok onların matemini tutmaya!
    akın var
    güneşe akın
    güneşi zaptedeceğiz
    güneşin zaptı yakın!"
  7. lise yıllarımda hayatını anlatan kitabı gizli saklı okumak zorunda kaldığım, grup yorumun adına şarkılar yazdığı, o yıllarda soldaki bölünmüşlüğün bir parçası, öldü sanılıp arazide bırakılan ancak hayatta kalıp tekrar yakalanan ve işkence altında ölen devrimci genç.
    kalba
  8. babası ali kaypakkaya onu görme umuduyla gitmişti diyarbakır’a ancak oğlunun parçalanmış bedenini verdiler.

    “...oradan 5 liraya bi hamal tuttum, o adam öylece baktı.
    ondan sonra ‘ne bu’ dedi. ‘öğrenciydi, solcuydu’ dedim.
    ‘burada işkencede öldürdüler, çorum’a götürecem’ dedim.
    diyarbakırlı hamal ağlamaya başladı,
    ‘ben almayayım o 5 lirayı, helal olsun’ dedi.
    ağladı, yürüdü gitti.”

    ölüm nedeni tutanaklara “intihar” olarak geçirilmiştir! ama işkencede ser verip sır vermedi diye haince öldürülmüş bir devrimcidir ibrahim yoldaş...
  9. devrim hareketinin kırsaldan başlaması gerektiğini düşünen devrimci. bir çok köyü gezerek köylünün durumunu analiz etmiş ve işin teori kısmı için çok büyük çaba sarf etmiştir.