• izledim
    • izliyorum
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (4.57)
ilk buluşma
fox'ta yayınlanan şaka programı.


  1. televizyon üç ay önce icat edilmiş, şaka programları bugün yapılmış gibi şevkle bahsedilen program. saçmalık. bitmiyor resmen.
    sezgi
  2. 2 akşam önce izledim ve hatta youreads'ten bir kaç arkadaşa da tavsiye ettim. dün akşam kaçırdım ama Bu akşam kısmetse izleyeceğim. Şanslı masa ekibinin işine benziyor, format çok benzer. Eğer o standardı tuttururlarsa çok eğlenceli olacaktır. Aşağıya şanslı masanın bir bölümünü bırakayım da ne demek istediğimi anlayın.

    https://m.youtube.com/watch?v=M1ltnlbeNMg

    https://m.youtube.com/watch?v=j63G4BBSa2Q
  3. bir yazarın nickaltıma aylarca önce yaptığı isteği şimdi gördüm. ekşi sözlük'te yazdığım ilk buluşma entrysini buraya eklememi istemiş. buyursun.

    !---- spoiler ----!

    hayatımda ilk kez bir kızla buluşacaktım. gençlik döneminde. kızın adı sevgi gözler ışıl ışıl saçlar sarı upuzun memeler hafiften belirginleşmiş. bütün mahallenin gözü kızın üstünde. benim gibi kazma nasıl olduysa kızdan randevu aldım cumartesi buluşacağız. işin güzel yanı annemler hafta sonu şehir dışında akrabaları ziyarete gidecek. ben bir hafta öncesinden olacakları düşünerek otuz bir üstüne otuz bir çekiyorum afedersiniz. günler geçmek bilmiyor ben geceleri uyuyamıyorum heyecandan. neyse uzatmayalım cumartesi oldu annemler gitmiş ev boş. ben saatler öncesinden hazırlanmaya başladım. duş işini hallettim gene bir otuz bir çektim ne olur ne olmaz diye (bu ne demek bende bilmiyorum). saçları limonla şekillendirdim. kolonya şisesini kafamdan aşağı boşalttım. ayakkabıları boyadım. şiktiğimin boyası elime bulaştı. yıka yıka elimi aşındırdım çıkmıyor tipini siktiğim. ayakkabı boyacıları gibi oldum diye sinirimden ağlarken kolonya pril ne bulursam ovuşturuyorum. sonra biraz silikleşti. son hazırlıkları yaptım aynaya baktım yakışıklı adamım be dedim kendi kendime. o kadar uzun elimi yıkamışım hazırlanmışım ki neredeyse geç kalacağım. artık mahalledeki otuz birci çocuklardan ayrılıp sevişen erkekler sınıfına geçeceğim kolay değil. tam evden çıkacağım telefon çaldı. sevgi arıyor. ya misafirlerimiz geldi kuzenlerim de gelse olur mu dedi. beynimden vurulmuşa döndüm. peşine kuyruk takmıştı. anlamıştı elimden kurtulamayacağını yanına iki erkek getiriyor. büyük bir darbe oldu 12 eylül darbesi halt etmiş dağıldım. ama gelecekte sevişirim diye kabul etmek zorunda kaldım.

    sinirli bir şekilde buluşacağımız yere gittim. yarım saat beklerken bildiğim tüm küfürleri saydırıyorum. tam ümidimi kaybedecekken bir baktım sevgi allanmış pullanmış süslenmiş püslenmiş salına salına bana doğru geliyor. bir baktım yanında iki kız. tanıştırdı koca götlü memelerinin kenarı gözükenin adı esra imiş. diğer zayıf kuru memeli olanı ise sevda. ne yapacağımı şaşırdım ben istedim bir göz allah verdi üç göz diye düşündüm. sanırım grup yapacaktım. heyecandan dizlerim titredi. nasıl bir düşünce tarzı nasıl bir sapıklıksa hayal gücüm buna inandırdı beni. koca götlü olan esra ben acıktım önce bir şeyler yiyelim sonra gezeriz dedi. iyi dedim ekmek arası tavuk dönerci var ben yemem üç kişi yerlerse bir milyon liradan üç eder ayranla dört buçuk milyon liraya kurtulurum diye hesaplayan ergenleri oynuyorum. ben o pis şeyleri yemem demez mi. çakacaktım suratına tokatı memelerinin kenarı hatrına sabrettim. biz her gün yiyoruz o döneri neresi pis. bir lokantaya girdik hayatımda öyle yer görmemişim önüme iki çatal iki kaşık biri küçük bıçak falan koydular. ne sikim yapacağımı o alet edavatla merak içinde bekliyorum. sonra ben yemek yemedim. onlar değişik garip yiyeceklerden yediler. hesap geldi sevgi hesaba uzandı. bunu hakaret olarak algılayacağımı belirten bir kaş hareketi yaptım ve hesabı aldım bir baktım kafamın içinde davullar çalındı artık her şeyi slowmotion görüyorum garson ağır çekimde bana tuhaf gözlerle bakıyor. sandalyeyi ters çevirip bacaklarının üzerine teker teker oturmayı düşünüyorum. almış altı lira hesap getirmiş kavas oğlu kavas. ulan pezevenkler ben o parayla iki ay yemek yerim. neyse çıkardım ödedim. biraz dolaştık bir kafeye gittik. kuru götlü sevda sürekli benimle konuşuyor ve asılıyordu. önce onunla sevişecektim galiba ama ben ilk sevgiyi planlıyordum. tam o sırada yan sandalyede duran çantasını almak için koca götlü kuzen uzanırken memesini bana değdirdi. o an boşaldım ben zaten. kızlar azmış bense kafede üniversite sınavından bahsediyordum salak salak. sıkıldım hadi kalkalım dedim stratejik bir hareketle. kalktık bizim eve doğru yürürken sevgi koluma girdi. hemen anlamıştım kuzenleri kıskanmış o benim ilkim olmak istiyordu. en doğrusu da bu olurdu. kuzenler bir kaç dakika beklemek zorundaydı benimle sevişmek için. ama ben hayal dünyamda yürürken bir baktım kızların evine doğru gidiyoruz. bize gidelim mi dedim evde kimse yok. geç oldu hem ne yapacağız ki evde dedi. sevişmeyecek miyiz dedim kız bana bir tokat çaktı ve hızla uzaklaştı. diğer öküzlerde sinirli hareketler yapıyor konuşmuyorlardı. siz değil miydiniz arkadaşım benimle gülümseyerek konuşan memesinin kenarını sürten koluma giren. gittim bir bira aldım kafayı çekecektim. olayın neden ve sonuçlarını düşünüyorum bilimsel açıdan. kuzenlerini kıskanmıştı. istese ben sevgi için koca memeliden ve kuru olandan vazgeçip fedakarlık yapabilirdim. biramı içtikten sonra bu kadın milletini anlamak zor be arkadaş dedim ve uyudum.

    !---- spoiler ----!